Her gün dünyada farkındalık oluşturmak adına farklı günler kutlanıyor ve etkinlikler yapılıyor. Bunlardan birisi de Dünya Yoksullukla Mücadele Günü olan ve 17 Ekim yani bugüne denk gelen herkesin düşüncelerini bir kez daha gözden geçirmesi gereken gün. Yıllardır dünyanın birçok ülkesinde yoksullukla başa çıkmaya çalışan insanlar hayatlarını bir şekilde geçindirmeye çalışıyorlar.

Çoğu insan yaşantısı gereği har vurup harman savururken bir yerlerde de bu insanlar var diye düşünmüyor. Yoksulluk var her yerde var, var da niye var ilk önce bunun sebebi bilinmesi gerekiyor. Birçok ülkede savaşların yaşanması sonucunda başlayan yoksulluk, daha sonraları da susuzlukla devam etti. Su kıtlığı yaşanan bir yerde mecburi olarak göç başlıyor. Göç edenler ettikleri yerinde hayata tutunmaya çalışırken yoksullukla beraber şartlar daha da zorlaşıyor. İnsanların temel ihtiyaçları sağlandığı sürece yoksulluk bir nebze de olsa da azalacaktır. İş imkanları artması gerekiyor. Güvenli içme suları, gıda ulaşımı ve en önemlisi eğitim ihtiyaçlarının herkes tarafından kolay elde edilmesiyle yoksulluk sınırının rakamı değişecektir. Maalesef ki dünyadaki gelir eşitsizliği yoksulluğun en üst sınırında ki insanların ölümüyle sonuçlanıyor. Tüm dünyayı etkisi altına virüsten sonra iş yerlerinin hızla kapanması, gelir kaynağı azaldığı için işverenlerin işçi çıkarması işsiz olanların sayısını hat safhaya çıkardı. Halen kendini toparlayamayan işverenler yeniden işçi alımına başlayamadı. Bu durum da her geçen gün yoksulluk oranının artmasına neden oluyor.