Tarih denildiğinde aklımıza gelen bir milletin geçmiş zamanlarda yaşamış olduğu kültürünü, savaşlarını, siyasetini, yaşadıkları coğrafyayı tarihiyle ve yeriyle bizler doğru şekilde anlatmaya denir.  Her millet için bu durum aynıdır. Herkes farklı bir şeyler yaşamış olduğundan tarih bilimcileri bu olayları açığa çıkarmak için araştırma yapmakla görevlidirler. Geçmişimizi öğrendiğimizde bize örnek olacak olan konuları da, yapılan hataları yapmamız gerektiğini de öğrenmiş oluyoruz. Tarihimizi okullarda öğrenmeye başlıyoruz ama bu yeterli değil. Tarih araştırmacıları tarafından yazılmış kitapları ya da bu kişilerin söyleşilerini dinleyip kendimizi geliştirmeliyiz. En önemli tarih araştırmacımız olan Halil İnancık’ın bugün vefatının yılı. Bizlere okuyup öğrenmemiz için arkasında binlerce sayfalık kitaplar bırakmıştır. Tarihçimizin bir dönem okul hayatı da Balıkesir’de geçmiştir. Daha üniversite hayatında dikkat çekmeye başlayan araştırmacı okumaktan hiç pes etmeden adının bugünlere kadar gelmesini  başarmış. Gittiği ülkelerden Osmanlı tarihine ait bilgiler evraklar topladı. Yurt dışında katılmış olduğu seminerlerde dünyanın en ünlü araştırmacılarıyla tanıştı. Geçmişimize ait olan çok kıymetli evrakları düzenleyip tarih araştırmacılarının bilgisine sundu. Dünyanın ve ülkemizin en önemli üniversitelerinde konferans verdi. Öğretmenlik yaptı. Hayatına bir evlilik, bir eş ve sayısız ödül sığdırmış bir tarihçimizi bu kadar kısa bir yazıyla elbette ki anlatamayacağım.  Ülkemizin en önemli tarihçisi ve bir çok öğrenci yetiştirmiş olan hocamızı saygıyla anıyorum. Tarihçimizin kabri İstanbul Fatih Camii’nde olup cumhurbaşkanımızın talimatıyla ulema kabri yapılmıştır.