SU

Esasında birkaç yıldır susuz kalabiliriz diye hep haber yapılıyordu ama bu sefer ki gibi üstünde çok durulmamıştı. Her zaman ki gibi bu tarz haberler gördüğümüzde sadece okuyup geçiyoruz ciddiye almıyoruz bu durumu. Çünkü ülkemizin bulunduğu coğrafi konuma göre susuz kalmayız diye düşünüyoruz. Oysa ki birçok insan şu an dünyada susuzlukla mücadele etmekte. Kendimizi hep o ülkelerden şanslı gördüm bana göre yaşadığımız ülke bir cennet. Ama kıymetini bilmiyoruz ve elbirliğiyle kuraklığa doğru gitmesini sağlıyoruz. Yapılacak olan şeyler çok basitken bizler zorlaştırıyoruz. Evde bile akıttığımız her bir damlanın fazladan akmasını engellemiş olsak bu bile kendi adımıza yaptığımız bir iyilik olacak iken dikkat etmiyoruz. Esasında her etkileşim kelebek etkisi gibiyse biz yapmaya başladığımızda devamı gelecektir. Bu yüzden bilinçlenmeye önce evlerden başlamak gerekiyor. Kendimiz ve ailemize suyun önemini anlatarak başlayıp suyu nasıl doğru tüketmemiz gerektiğini öğrenmeli ve öğretmeliyiz. Bulaşık yıkarken, diş fırçalarken ya da duş alırken suyu boşa akıtmamalı bunun için kendi çapımızda kullanım miktarını azaltacak etkenler geliştirmeliyiz.  Öncelikle belirlememiz gereken suyu en çok nerede tükettiğimiz ve nasıl en aza indirgeyeceğimizi bulmamız gerekir. Su bütün canlıların yaşaması için hayati önem taşıdığından bizler için  çok kıymetli olduğunu unutmayalım ve şimdiden alışkanlıklarımızı değiştirip suyumuza sahip çıkalım.