Mira’c Kandili; Recep Ay’ının 27.gecesi olarak evlerimize misafir oluyor.Bu gecede neler oldu biliyor muyuz?Öncelikle bunları öğrenmek gerekiyor.Böylece Mira’c gecesinin ehemmiyetini daha iyi kavramış oluruz.

Bu gecede Efendimizde(sav)Mira’c yolculuğuna çıkmadan önce Şakk-ı Sadr hadisesi vuku bulmuştur.Şakk “yarmak,açmak” anlamındadır.Sadr ise “göğüs” anlamına gelir.Yani göğsün yarılması,açılması anlamına gelir.Bu hadise gerçek anlamda bizleri çok etkiliyor.Mira’c gecesi öncesinde Efendimizin Allah’ın Cemalini bizzat görmesi öncesinde hangi evrelerden geçtiğini bilmeliyiz.Hadis ve Siyer kaynaklarında bu hadiseden şöyle bahsedilir:Şakk-ı Sadr hadisesinin daha önce Efendimiz 4-5 yaşlarındayken sütannesi Halime’nin yanındayken,sonrasında  Efendimize ilk defa vahiy indirilirken- vahyin manevi ağırlığından dolayı- bir de Mira’c gecesinde bu hadise vukuu bulmuştur.

Efendimiz(sav) bunu şu şekilde anlatıyor:Ben Kabe’nin Hatim kısmında uyku ile uyanıklık arasında idim.Cebrail (as)ile insan kılığına girmiş iki melek yanıma gelip,göğsümü açtılar.Kalbimi çıkarıp,zemzemle yıkadıktan sonra yerine koyup,yarığı kapattılar.(Müsned III, 121 ,Müslim,İman)

Efendimiz de tıpkı bizler gibi bir beşerdi,insandı.O’nda  da bizde olan özellikler vardı.Ama O, herhangi bir insan gibi değildi.Bize rehberlik edebilmesi için bizim gibi yaşaması gerekiyordu. O’nu bizden ayıran şey,Allah’ın en sevgilisi olmasıydı.Alemler O’nun yüzü suyu hürmetine halk edilmiş,yaratılmıştı.Cennetin kapısında bile Allah’ın isminden sonra O’nun adı zikrediliyordu.

Şakk-ı Sadr hadisesinden sonra Efendimiz bu gece neler yaşadığını bir bir sıralıyor:Burak adı verilen bir binite bindirildim.Cebrail(as)benimle birlikteydi.Mescidi Haram’dan  Mescidi Aksa’ya getirildim.Burada bütün peygamberlere imam olup onlara namaz kıldırdım.Sonra Cebrail(as) Mira’c adını verdiği manevi asansörle beni yedi kat  semaya yükseltti.Her katta bir kaç peygamberle karşılaştım, selamlaştım.Sidretül Münteha denilen kısıma ulaştığımızda iki nehir vardı.Cebrail(as)’a bunlar nedir diye sorduğumda Cebrail(as)bana bunlar;şu iki batıni nehir Cennetin iki nehridir,zahiri olan nehirlerden birisi Nil,diğeri de Fırat nehridir,dedi.Ey Allah’ın Rasulu buradan öteye  yalnız gideceksin,buradan ileriye bir adım atacak olursam yanar kül olurum,dedi.Sonra Refref adındaki binitle  yükselip,Cenabı Hakkın cemaliyle müşerref oldum.

Efendimiz bu gece arada hiçbir perde olmaksızın Allahu Teala ile görüşmüştü.Şakk-ı Sadr hadisesiyle Efendimizin kalbi tertemiz,nur-i ilahiden başka bir şey olmayacak şekilde temizlenmişti.O ne güzel bir insandı.Bu hadiseyle şunu anlayabiliriz ki İslam dini bütün semavi dinleri  şumülüne  alan Hakk katında tek dindi.Efendimiz de yaratılmışların en güzeliydi. Kutlu Nebi…

 İslam düşünürleri ; İnşirah Suresinde geçen “Biz senin göğsünü açıp,genişletmedik mi?mealindeki ayetin de Şakk-ı Sadr’ı işaret ettiğini belirtmişlerdir.Efendimiz bu gece bizlere birçok hediye getirmiştir.Gözümün nuru dediği 5 vakit namaz,Amenerrasulü,İsra Süresinin 22-39.ayetlerinde bahsedilen 12 adet İslam prensibi ve Efendimizle Cenabı Hakk arasında geçen konuşmaların geçtiği ve sonunda Cebrail (as)’ın Eşhedü enle ilahe illallah ve eşhedü enle Muhammedün Abduhu Ve Resuluhu diye cevap verdiği Ettehiyyatü suresi.Bunların kıymetini bilelim.Okuyup,öğrenelim.Namaza ehemmiyet verelim.Efendimizin bizlere hediye ettiği bu şeyleri ihmal etmeyelim ne olur…

 En çok bugünlerde duaya ihtiyacımız var.Bugünler de geçecek inş.rabbimin izniyle.Camilerimiz tekrar açıldığında nice Mira’c Kandillerimiz olsun,Mira’c Kandilimiz Mübarek olsun.Allaha Emanet olunuz…

Hayır ve Duayla…