Herkesin hayatında katlanamadığı, iki yüzlü dediği insanlar vardır. Onların bu özelliğe sahip olduklarını anlamak pek de zor olmuyor doğrusu. İşte o itici kişilerin ortak özellikleri..

İki yüzlü insanlar rol yapar. Oyunculuk bu tip insanların mesleği haline gelmiştir. Kendileri gibi olmanın dışına çıkıp rol yapmakta, olmadıkları gibi davranmakta üstlerine yoktur maalesef..

Dedikoduya bayılırlar. Başkaları hakkında ileri geri konuşmaktan zevk alırcasına yaparlar bunu. Bir de öyle bir alışkanlık olmuştur ki artık, iki dakika susunca çatlarlar. Sanki tek oksijen kaynakları oymuş gibi davranırlar.

Olduklarından çok farklı görünürler. Tam bir şeytanken melek taklidi yapmakta hiç zorlanmazlar. Oldukları gibi görünmezler. İçten pazarlıklı ve fesattırlar.

İnsanların arkasından gülmek en çok onlara yakışır. Sizinle muhabbet ederken yüzünüze ne kadar sevimli baksa da içten içe kendini yer. Ve siz gittikten sonra alaylı bir şekilde arkanızdan konuşmaya başlar. Anlamıyorum yüzümüze söylemeye cesaretiniz mi yok!

Egonun tavan yapmış hali onlardadır. İkiyüzlü insanlar kendi yaptıkları yanlışların farkında olmadıkları için kendilerini dünyanın merkezinde sanırlar. Egonun vücut bulmuş hali onlardadır.

Teşekkür etmeyi asla bilmezler. Biri sana iyilik yapar, yardım eder sende ona nezaketen de olsa bir teşekkür edersin değil mi? Biz böyle öğrendik böyle gidiyor. Hatta teşekkür etmeyince kınarız bile. Fakat bahsettiğimiz karakterdeki insanlarda teşekkür kelimesi lügatlerinde bile olmaz. Adı üstünde bu kişiler ikiyüzlüdür. Yaptıkları iyilikleri ve yardımları bile karşılık bekleyerek yaparlar.

Anlamadığım tek şey herkes bu tarz insanlardan rahatsız olduğu halde neden bir şey yapmıyor? Madem ikiyüzlülük kötü bir şey neden yalnız kalmamak adına sevmediğimiz insanlarla arkadaşlık ediyoruz?

Sarah Jio’nun bir sözünü yazarak sonlandırmak istiyorum yazımı… “Etrafımız yalancı yüzlerle dolu. Siz mutsuzken aslında içten içe mutlu olan, kendini yiyen insanlar… Kimin dost, kimin iki yüzlü olduğunu anlamamız ise epey zamanımızı alır.”