Zaman nasıl da hızlı geçiyor. Bundan birkaç ay öncesi her akşam oturup ta salgının günlük olarak sonuçlarını izlerdik. Veriler açıklanana kadar meraktan çatlayacak hale gelirdik. Korku da çok fazlaydı. Verilerin açıklanmasıyla üstümüze çöken üzüntü, kaygı şimdilerde insanlarda kalmadı. Şimdi kime sorsam verileri bilmiyorlar. O zamanlar her gün verilerin üzerinde konuşur tartışırdık. Artık herkes unuttu ya da alıştı. Kurallara uyulmadığı gibi sanki böyle bir salgın yokmuş gibi davranıyoruz. Sosyal medya da bile sürekli paylaşımlar yapılırdı. İnsanlar tedirginliğini anlatır, korktuklarını belirtirlerdi. Salgının ilk günlerinden beri maskenin önemi vurgulandı. Sosyal mesafe anlatıldı. Hatta maske takmayanlara yaptırım için ceza uygulaması getirildi ama nafile. Ne maskesini doğru düzgün takan var ne de sosyal mesafe kurallarına uyum sağlayanlar var. Sahil bölgeleri her geçen gün insan kalabalığıyla dolup taşıyor. Fotoğraflardan görüldüğü kadarıyla asla kurallara uyulmuyor. Mesire alanları da aynı şekilde. Parklarda bahçelerde oturan kişileri görüyoruz. Kafelerde aynı görüntülere sahip. Hala açıklanan vakalarda bir düşüş yok.  Bu salgın belki bir gün bitecek ama biz bu kuralları öğrenemeden virüs hayatımızdan çıkacak. Sağlık Bakanı’mız ve Bilim Kurulu Üyeleri’miz daha nasıl anlatabilirler ki bizlere, ilk günden beri her gün televizyonlara çıkıp korunma yöntemlerini anlatıyorlar. Ama bizler anlamamakta ısrar ediyoruz. Umarım daha da geç olmadan kurallara uyulur ve bir an önce bugünler geçer.