Edebiyat dünyasının usta isimlerinden olup roman, hikâye, deneme, makale, edebiyat tarihi, şiir türlerinde eser veren Ahmet Hamdi Tanpınar, Türk edebiyatına ciddi katkılar sunan ve bugün dahi kitaplarını elimizden düşürmediğimiz ülkemizin yetiştirdiği önemli şahsiyetlerden biridir.
Kadı Hüseyin Fikri Efendi’nin oğlu olan Ahmet Hamdi Tanpınar, 23 Haziran 1901’de İstanbul’da dünyaya gelmiştir. İlk eğitimine doğduğu şehir olan İstanbul’da başlamıştır. Ancak babasının kadı olması ve mesleği gereği Anadolu’nun bazı illerinde bulunmasından dolayı farklı bölgelerde eğitim almak durumunda kalmıştır. Ahmet Hamdi Tanpınar annesinin ölümünden sonra babası Antalya’ya yerleşmeye karar verince lise eğitimini burada tamamlamıştır. Lise eğitiminden sonra ise İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne 1919 yılında kaydolmuş ve buradan 1923 yılında mezun olmuştur. Edebiyat Fakültesi’ndeki eğitimi süresince Ahmet Hamdi Tanpınar’ın edebiyat hayatı şekillenmeye başlamış ve burada hocası Yahya Kemal Beyatlı’dan çok etkilenmiş ve gelecek hayatına yön vermesinde hocasının büyük katkısı olmuştur.
Ahmet Hamdi Tanpınar üniversite eğitimin tamamladıktan sonra Erzurum, Konya ve Ankara’daki liselerde öğretmenlik yapmıştır. Gazi Terbiye Enstitüsü’nde (Gazi Eğitim Enstitüsü) edebiyat dersleri vermiş ve 1933’ten sonra İstanbul’da Kadıköy Lisesi’nde edebiyat öğretmenliği yapmıştır. Daha sonraki dönemlerde Güzel Sanatlar Akademisi’nde sanat tarihi ve estetik dersleri vermeye başlayan Ahmet Hamdi Tanpınar 1939 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yeni kurulan Türk Edebiyatı Kürsüsünde profesörlüğüne getirilmiştir.
Ahmet Hamdi Tanpınar, hayatı boyunca sürdürdüğü öğretmenliği yanı sıra şiir, roman, öykü, deneme gibi edebi türlerde eserler kaleme almıştır. Özellikle üniversitedeki hocası Yahya Kemal Beyatlı’’nın etkisi ile hem klasik Türk şiirini hem de Batı’da büyük yankı uyandıran birçok önemli şairi tanıma fırsatı bulmuştur. Yine hocası Yahya Kemal Beyatlı’nın üzerindeki tesiri ile lisanı bir musiki eseri gibi ahenk eşliğinde titizlikle ve ustalıkla kullanmayı başarmıştır. Nesir türünde kaleme aldığı eserlerinde Türk toplumunun o yıllarda içinde bulunduğu medeniyet karmaşası yani Doğu Medeniyeti ile Batı Medeniyeti arasında büyük bir med-cezir hali ve bu durumunu yansıtmaya çalışmıştır. Romanlarında da tarihi konulara oldukça fazla yer vermiştir.
Adını ilk kez “Altın Kitap” dergisinde yayınlanan “Musul Akşamları” şiiriyle duyuran Ahmet Hamdi Tanpınar’ı çoğumuz İstanbul, Bursa, Ankara, Erzurum ve Konya şehirlerinin tabii güzellikleri, tarihi konumu ve kültürel yapılarıyla anlattığı 1946 yılında basılan “5 Şehir” isimli önemli eseri ile tanımaktayız.
1942 ara seçimlerinde CHP’den Maraş Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne giren Ahmet Hamdi Tanpınar 1946 seçimlerine kadar milletvekili olarak mecliste görev yapmıştır. 1946 seçimlerinde tekrar aday gösterilmeyince bir süre Milli Eğitim Müfettişliği yapmış olan Ahmet Hamdi Tanpınar 1949 yılında tekrar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne Hoca olarak geri dönmüştür. Bu görevine devam ederken 24 Ocak 1962’de İstanbul’da vefat etmiştir.
Cumhuriyet neslinin ilk öğretmeni olan Ahmet Hamdi Tanpınar vefatından sonra geride şiir, deneme, makale, hikâye, roman alanında birçok eser bırakmıştır. Kaleme aldığı eserler; Bütün şiirleri, Mahur Beste, Huzur, Sahnenin Dışındakiler, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Ay’daki Kadın, Abdullah Efendi’nin Rüyaları, Yaz Yağmuru, Beş Şehir, Hikayeler, Yaşadığım Gibi. Bunların yanı sıra Tevfik Fikret, Namık Kemal, Edebiyat üzerine makaleler, Yahya Kemal ve 19. Asır Türk Edebiyatı Tarihi isimli araştırma yazıları olmuştur. Ahmet Hamdi Tanpınar’’ın bu araştırma ve inceleme kitapları yayımlandıkları tarihten itibaren günümüze kadar hâlâ üniversitelerin ilgili bölümlerinde ders kitabı olarak okutulmaya devam etmektedir. Bu yönüyle Tanpınar’ı incelediğimizde günümüzde hala edebiyat alanında yaktığı ışık sönmeden devam etmektedir.
Kadı Hüseyin Fikri Efendi’nin oğlu olan Ahmet Hamdi Tanpınar, 23 Haziran 1901’de İstanbul’da dünyaya gelmiştir. İlk eğitimine doğduğu şehir olan İstanbul’da başlamıştır. Ancak babasının kadı olması ve mesleği gereği Anadolu’nun bazı illerinde bulunmasından dolayı farklı bölgelerde eğitim almak durumunda kalmıştır. Ahmet Hamdi Tanpınar annesinin ölümünden sonra babası Antalya’ya yerleşmeye karar verince lise eğitimini burada tamamlamıştır. Lise eğitiminden sonra ise İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne 1919 yılında kaydolmuş ve buradan 1923 yılında mezun olmuştur. Edebiyat Fakültesi’ndeki eğitimi süresince Ahmet Hamdi Tanpınar’ın edebiyat hayatı şekillenmeye başlamış ve burada hocası Yahya Kemal Beyatlı’dan çok etkilenmiş ve gelecek hayatına yön vermesinde hocasının büyük katkısı olmuştur.
Ahmet Hamdi Tanpınar üniversite eğitimin tamamladıktan sonra Erzurum, Konya ve Ankara’daki liselerde öğretmenlik yapmıştır. Gazi Terbiye Enstitüsü’nde (Gazi Eğitim Enstitüsü) edebiyat dersleri vermiş ve 1933’ten sonra İstanbul’da Kadıköy Lisesi’nde edebiyat öğretmenliği yapmıştır. Daha sonraki dönemlerde Güzel Sanatlar Akademisi’nde sanat tarihi ve estetik dersleri vermeye başlayan Ahmet Hamdi Tanpınar 1939 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yeni kurulan Türk Edebiyatı Kürsüsünde profesörlüğüne getirilmiştir.
Ahmet Hamdi Tanpınar, hayatı boyunca sürdürdüğü öğretmenliği yanı sıra şiir, roman, öykü, deneme gibi edebi türlerde eserler kaleme almıştır. Özellikle üniversitedeki hocası Yahya Kemal Beyatlı’’nın etkisi ile hem klasik Türk şiirini hem de Batı’da büyük yankı uyandıran birçok önemli şairi tanıma fırsatı bulmuştur. Yine hocası Yahya Kemal Beyatlı’nın üzerindeki tesiri ile lisanı bir musiki eseri gibi ahenk eşliğinde titizlikle ve ustalıkla kullanmayı başarmıştır. Nesir türünde kaleme aldığı eserlerinde Türk toplumunun o yıllarda içinde bulunduğu medeniyet karmaşası yani Doğu Medeniyeti ile Batı Medeniyeti arasında büyük bir med-cezir hali ve bu durumunu yansıtmaya çalışmıştır. Romanlarında da tarihi konulara oldukça fazla yer vermiştir.
Adını ilk kez “Altın Kitap” dergisinde yayınlanan “Musul Akşamları” şiiriyle duyuran Ahmet Hamdi Tanpınar’ı çoğumuz İstanbul, Bursa, Ankara, Erzurum ve Konya şehirlerinin tabii güzellikleri, tarihi konumu ve kültürel yapılarıyla anlattığı 1946 yılında basılan “5 Şehir” isimli önemli eseri ile tanımaktayız.
1942 ara seçimlerinde CHP’den Maraş Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne giren Ahmet Hamdi Tanpınar 1946 seçimlerine kadar milletvekili olarak mecliste görev yapmıştır. 1946 seçimlerinde tekrar aday gösterilmeyince bir süre Milli Eğitim Müfettişliği yapmış olan Ahmet Hamdi Tanpınar 1949 yılında tekrar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne Hoca olarak geri dönmüştür. Bu görevine devam ederken 24 Ocak 1962’de İstanbul’da vefat etmiştir.
Cumhuriyet neslinin ilk öğretmeni olan Ahmet Hamdi Tanpınar vefatından sonra geride şiir, deneme, makale, hikâye, roman alanında birçok eser bırakmıştır. Kaleme aldığı eserler; Bütün şiirleri, Mahur Beste, Huzur, Sahnenin Dışındakiler, Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Ay’daki Kadın, Abdullah Efendi’nin Rüyaları, Yaz Yağmuru, Beş Şehir, Hikayeler, Yaşadığım Gibi. Bunların yanı sıra Tevfik Fikret, Namık Kemal, Edebiyat üzerine makaleler, Yahya Kemal ve 19. Asır Türk Edebiyatı Tarihi isimli araştırma yazıları olmuştur. Ahmet Hamdi Tanpınar’’ın bu araştırma ve inceleme kitapları yayımlandıkları tarihten itibaren günümüze kadar hâlâ üniversitelerin ilgili bölümlerinde ders kitabı olarak okutulmaya devam etmektedir. Bu yönüyle Tanpınar’ı incelediğimizde günümüzde hala edebiyat alanında yaktığı ışık sönmeden devam etmektedir.
YORUMLAR