Gün geçmiyor ki sosyal medyada ya da haberlerde kadına şiddet, hayvana şiddet, çocuğa şiddet ve doğaya şiddet içerikli haberleri okuyoruz. Her okuduğumuzda da aynı şeyleri düşünür olduk. Biz ne zaman ülkece bu hale geldik. Kişilerin kendi içlerindeki cahilliğin dışa vurmasıyla gelişen olaylarla bizler de psikolojik olarak etkilenmeye başladık. Her gün bir şehrimizden bir olayla karşılaşıyoruz. Tam artık bu da son olsun dediğimiz anda bir yenisi ekleniyor. Artık bundan daha kötüsü olamaz dediğimiz anda da daha kötü bir haberle sarsılıyoruz. Bu tarz davranışlarda bulunan kişiler için ya cahil diyoruz ya da psikolojisi bozuk. Kendilerini yetiştiremedikleri gibi çevrelerine de çok fazla zarar veren bu insanların psikolojik destek almaları gerekiyor. Ama hangi birine yetişebiliriz ki. Toplumca okumadığımız gibi, kendi görüşümüzü değiştirebilecek kültürümüze sahip çıkabilecek eğitimler almamız gerekiyor. Her yörenin kültürü farklı elbette ki ama yaşadığımız coğrafya da hiçbir kültürde şiddete yer yok. Artık gözle görülen şiddetin dışında bir de görmediklerimiz var. Birçok ailede fiziksel şiddet belki yok ama duygusal şiddet var. Eşler arasındaki iletişim bozuklukları zamanla birbirlerinin hayatını çekilmez hale getiriyor ve bu çocuklara ya da çevreye ister istemez yansımış oluyor. Bu duruma sessiz kalan bireyler zamanla çaresiz olduğunu düşünüyor ve bununla yaşamayı kendine mecbur kılıyor. Biraz daha sesimizi duyurmalıyız ve her şiddetin karşısında durmalıyız. Bizler değil miyiz hayatı yaşanılası kılan, çocuklarımıza güzel bir gelecek bırakması gereken. Ülkece birbirimizin duygusal yaralarını sarmamız gerekiyor ki olumsuz düşünceleri olumluya çevirelim. Her şey seninle başlar.