Yaşadığımız zor günlerin ardından İzmir depremiyle ilgili artık sosyal medyada ya da televizyonda pek fazla haber görmemeye başladık. Halbuki ilk günler başka hiçbir haber yapılmamışken sadece İzmir depremi haberi vardı.

Bütün gün kesintisiz yayın yapıyordu kanallar. Bizler de nefeslerimizi tutarak izliyorduk. Oradan gelen haberlerde ya ağlıyor ya da sevinçten ağlıyorduk. Ama sadece ağlıyorduk. Hala da içimiz kan ağlıyor bir şey değişmiş değil. Esas sıkıntı bundan sonra başlıyor onlar adına. Çadırlarda yaşayan bir çok kişi şu an sadece yardımlarla ayakta durmaya çalışıyorlar. Havalar da soğumaya başladı bir de soğukla uğraşacaklar. Bu saatten sonra ev tutmak bile isteseler yaşadıkları psikolojiyle o evlere nasıl girecekler. Evin sağlam olduğunu bilsen de yaşamış oldukları travma onlara ağır gelecek. Biz burada depremi hissettiğimizde ne çok sallandık dedik. Deprem görüntüleri ortaya çıktığında ben inanamadım oradaki insanları görünce ben bile çok korktum. Sadece izlerken korktum. O kadar çoluk çocuk tekrardan hayata tutunmaya çalışmaları da çok zor olacak. Okula giden çocuklarımız için bu hafta okula bir hafta ara verilmişti. Şimdi gelecek olan hafta da sınav haftası ve çocuklardan bu psikolojiyle sınavlara girmesi beklenecek. On gün sonra da ara tatil olacak ve karnesini alan evinde bir hafta dinlenecek. Peki orada ki çocuklarımız ne yapacak. Onları avutmaya çalışan ebeveynleri ne yapacak. Ayrıca hayat devam ediyor aynı anda hem anne hem baba çalışanlar da var. Bütün bunları düşündükçe bizlerin üzüntüsü maalesef ki geçmiyor. Şu an haberlerde hasarlı binalar hakkında konuşuluyor. Umarım bu çocuklarla ilgili de güzel haberleri bir an önce duyarız.