Bu aralar çevremdeki ailelerle çocuklarının derslerle arasının pek olmadığı hakkında aramızda konuşmalar geçti. Salgından dolayı evlerde olan ve uzaktan eğitim yapmakta kalan çocuklarımız bir de sokağa çıkmaları yasak olunca haklı olarak sıkılmaya başladılar.

Artık ne oyun oynamak ne de televizyon seyretmek ne de bilgisayarda oynamak bir yerden sonra hepsi cazibesini yitiriyor. Çocuklarla birlikte evde olan aileler en azından biraz daha şanslılar. Hiç olmazsa çalışan annelere göre çocuklarıyla biraz daha fazla ilgilenebiliyor. Öğretmenler ise bu süreç içerisinde hala ilk pandemi başladığı zaman ki gibi aynı hevesle canlı ders işlemeye devam ediyorlar. Çocuklar için hazırlamış oldukları konuları büyük bir özenle anlatmaya devam ediyorlar. Hatta derste işlenilen bir konuyu öğrenci anlamadığında o konuyu sonuna kadar tüm derse katılanlara anlatmaya devam ediyorlar. Yani öğretmenlerimiz hala canla başla dersleri anlatmaya devam ederken çocuklarımıza sıkıldık kelimesini söylememiz gerekiyor. Çocuklarımızın geleceği için onlarla beraber eğlenceli aktiviteler geliştirerek hem çocuklarımızın canının sıkılmasına engel oluruz hem de hep beraber güzel vakit geçirmiş oluruz. Bu süreç zaten büyük küçük herkesin canını yeteri derecede sıktı o yüzden çocuklarımıza biraz daha sabırla yaklaşmalı, onların isteklerine biraz daha özen göstermeliyiz.