İlk Çağdan günümüze önemli bir yerleşim merkezi olan Burhaniye Kuvva-i Milliye şehri olan Balıkesir’in körfezde turizm ve tarihi özellikleri açısından değerli bir ilçesidir. Antik kent Adramyytteion’dan bu yana birçok devlet burayı yurt olarak kendilerine seçmiş ve bölge de yaşamışlardır. Bölge de yapılan araştırmalar ve elde edilen bulgulara göre şehrin ilk olarak Balkanlardan gelen Misvalılar tarafından kurulduğu anlaşılmaktadır. Daha sonraları bölgeye hâkim olan Lidyalılar burada yaşamıştır.
Antik Troas, Misya ve Aiolis bölgelerinin kesişiminde yer alan Adramytteion şehri, o dönemlerde hem liman hem de bir deniz üssü olarak kullanılmıştır. Truva ile Pergoman şehir merkezlerini birbirine bağlayan ticaret yolu üzerinde bulunan Burhaniyet, Pergamon krallığının Roma egemenliğini tanıması ile önce Roma, sonra da Bizans’ın egemenliğine girmiştir.
Türklerin 1071 yılında Malazgirt Savaşı zaferi sonrasında Anadolu Selçuklu Devleti’nin Sultanı Kurtulmuş Oğlu Süleyman Bey’in Uç Beylerinden Taylı Baba’nın bölgeye gelmesi ile artık bu bölge Türklerin hakimiyetine girmiştir. Bölge 1300 yılında Karesioğulları Beyliği’nin yönetimine geçmiş daha sonra da Osmanlı Devleti toprakların da dahil olmuştur.
Madra dağının suyunu yöreye taşıyan su kemerlerine atfen “Kemer” olarak adlandırılan ilçe 1866 yılına kadar Edremit ilçesinin bir nahiyesi olarak yönetilmiş ve 1867’de ilçe olmuştur. Kemer nahiyesinin ilçe merkezi olmasında büyük emekleri bulunan Sultan II. Abdülhamit’in oğlu Şehzade Burhanettin’in adı ilçeye verilerek ilçe artık Burhaniye ismini almıştır.
Bugün ilçe antik dönemin izlerini taşıması ve Ege denizine olan kıyısı ile bir hayli yerli ve yabancı turist çekekte bu anlamda önemli bir turizm merkezi halindedir. Bu özellikleri yanına ilçe de geçmişten günümüze bir yolculuğun yapıldığı ve ilçenin hafızasının unutulmamasını sağlamak adına bir müze yapılması kararlaştırılmış. İlçe de 18. yüzyıldan bu yana kullanılan ve iki farklı fonksiyonla hizmet gören bina bugün Burhaniye Kuvayı Milliye Kültür Müzesi Binası haline getirilmiştir. Müzeler bulunduğu yerlere önemli katkı sunmaktadır.
Tarihi eserlerin, sanat ve bilim eserlerinin sergilendiği yer olarak tanımlanan müze toplumların gelişmesinde önemli yer almaktadır. Müzeler tarihin hafızası gibidir. Son yıllarda ülkemizde birçok yerde müzeler açıldığına şahit oluyoruz. Bu son derece sevindirici ve anlamlı bir gelişme. Zira müzeler, insanlara medeniyetlere ait eserleri bir arada sunar ve böylece onlar arasındaki ilişkiyi sorgulamalarına, o değerleri fark etmelerine yardımcı olur.
Bu yazımda Milli Kurtuluş Savaşı’nda önemli bir yeri olan Balıkesir ilimizin Burhaniye ilçesinde kurulmuş ve önemli bir hizmeti gören Kuvayı Milliye Kültür Müzesi’nden bahsedeceğim.
14.07.2009 tarihinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izniyle Balıkesir Kuvayı Milliye Müzesine bağlı “Özel Müze” statüsünde hizmet veren Burhaniye Kuvayı Milliye Kültür Müzesi genel olarak Arkeolojik ve Etnografik olmak üzere 2 ana bölümden oluşmaktadır. Müze de 110 Arkeolojik, 87 Sikke, 635 Etnografik olmak üzere toplamda 832 adet eser yer almaktadır. Alt kat Arkeoloji bölümü olup, burada çoğunluğu Adramytteion ile birlikte bölgedeki antik kentlere ait eserler sergilenmektedir. M.Ö. 4. yüzyıldan itibaren ticaret amacıyla kullanılan Adramytteion Limanına uğrayan gemilerin tipik bir örneği olan, Trireme tipli yük gemisi yer almaktadır. Diğer bölümlerde ise Adramytteion kenti ve çevresindeki antik kentlere ait sikkeler, antik çağ bronz eşya, takılar ve ok uçları, Helenistik Dönemden başlayarak, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait “Unguaentarium” adı verilen gözyaşı şişeleri ve koku kapları, pişmiş toprak tabak, bardak ve testicikler, kandiller, sapan taşları ve cam eser örnekleri yer almaktadır.
Üst kat, Etnoğrafya bölümü olarak düzenlenmiş ve burada Burhaniyeli ailelere ait belli başlı etnografik eser örnekleri, silahlar, Osmanlıca dökümanlar, Burhaniye yerel halkının getirdiği 19. Ve 20. yüzyıla ait halk kültürünü yansıtan kıyafetler, el işlemleri, mobilyalar, fotoğraflar ve 1927 yılında basılan ve oldukça nadir örneklerden biri olan Mustafa Kemal Atatürk’ün eseri olan Nutuk’un Osmanlıca ilk basım örneği, 1974 Kıbrıs Büyükelçisi Asaf İhsan ve ailesine ait eşyalar, Tarihçi Murat Bardakçı’nın dedesi Vali Cemal Bardakçı ve ailesine ait eserler, şair Oğuz Tansel’in şahsi eşyaları, yazar Aziz Nesin’in ailesinin eşyaları, 18. yüzyıla ait Beykoz cam atölyesi lambaları gibi eserler bulunmaktadır.
Birbirinden değerli eserlerin sergilendiği Burhaniye Kuvayı Milliye Müzesi pazar günleri hariç haftanın her günü 8.30–17.30 saatleri arası ziyarete açıktır. Ücretsiz gezilebilen Burhaniye Kuvayı Milliye Müzesi, müze gezmeyi sevenleri beklemektedir.
Antik Troas, Misya ve Aiolis bölgelerinin kesişiminde yer alan Adramytteion şehri, o dönemlerde hem liman hem de bir deniz üssü olarak kullanılmıştır. Truva ile Pergoman şehir merkezlerini birbirine bağlayan ticaret yolu üzerinde bulunan Burhaniyet, Pergamon krallığının Roma egemenliğini tanıması ile önce Roma, sonra da Bizans’ın egemenliğine girmiştir.
Türklerin 1071 yılında Malazgirt Savaşı zaferi sonrasında Anadolu Selçuklu Devleti’nin Sultanı Kurtulmuş Oğlu Süleyman Bey’in Uç Beylerinden Taylı Baba’nın bölgeye gelmesi ile artık bu bölge Türklerin hakimiyetine girmiştir. Bölge 1300 yılında Karesioğulları Beyliği’nin yönetimine geçmiş daha sonra da Osmanlı Devleti toprakların da dahil olmuştur.
Madra dağının suyunu yöreye taşıyan su kemerlerine atfen “Kemer” olarak adlandırılan ilçe 1866 yılına kadar Edremit ilçesinin bir nahiyesi olarak yönetilmiş ve 1867’de ilçe olmuştur. Kemer nahiyesinin ilçe merkezi olmasında büyük emekleri bulunan Sultan II. Abdülhamit’in oğlu Şehzade Burhanettin’in adı ilçeye verilerek ilçe artık Burhaniye ismini almıştır.
Bugün ilçe antik dönemin izlerini taşıması ve Ege denizine olan kıyısı ile bir hayli yerli ve yabancı turist çekekte bu anlamda önemli bir turizm merkezi halindedir. Bu özellikleri yanına ilçe de geçmişten günümüze bir yolculuğun yapıldığı ve ilçenin hafızasının unutulmamasını sağlamak adına bir müze yapılması kararlaştırılmış. İlçe de 18. yüzyıldan bu yana kullanılan ve iki farklı fonksiyonla hizmet gören bina bugün Burhaniye Kuvayı Milliye Kültür Müzesi Binası haline getirilmiştir. Müzeler bulunduğu yerlere önemli katkı sunmaktadır.
Tarihi eserlerin, sanat ve bilim eserlerinin sergilendiği yer olarak tanımlanan müze toplumların gelişmesinde önemli yer almaktadır. Müzeler tarihin hafızası gibidir. Son yıllarda ülkemizde birçok yerde müzeler açıldığına şahit oluyoruz. Bu son derece sevindirici ve anlamlı bir gelişme. Zira müzeler, insanlara medeniyetlere ait eserleri bir arada sunar ve böylece onlar arasındaki ilişkiyi sorgulamalarına, o değerleri fark etmelerine yardımcı olur.
Bu yazımda Milli Kurtuluş Savaşı’nda önemli bir yeri olan Balıkesir ilimizin Burhaniye ilçesinde kurulmuş ve önemli bir hizmeti gören Kuvayı Milliye Kültür Müzesi’nden bahsedeceğim.
14.07.2009 tarihinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izniyle Balıkesir Kuvayı Milliye Müzesine bağlı “Özel Müze” statüsünde hizmet veren Burhaniye Kuvayı Milliye Kültür Müzesi genel olarak Arkeolojik ve Etnografik olmak üzere 2 ana bölümden oluşmaktadır. Müze de 110 Arkeolojik, 87 Sikke, 635 Etnografik olmak üzere toplamda 832 adet eser yer almaktadır. Alt kat Arkeoloji bölümü olup, burada çoğunluğu Adramytteion ile birlikte bölgedeki antik kentlere ait eserler sergilenmektedir. M.Ö. 4. yüzyıldan itibaren ticaret amacıyla kullanılan Adramytteion Limanına uğrayan gemilerin tipik bir örneği olan, Trireme tipli yük gemisi yer almaktadır. Diğer bölümlerde ise Adramytteion kenti ve çevresindeki antik kentlere ait sikkeler, antik çağ bronz eşya, takılar ve ok uçları, Helenistik Dönemden başlayarak, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait “Unguaentarium” adı verilen gözyaşı şişeleri ve koku kapları, pişmiş toprak tabak, bardak ve testicikler, kandiller, sapan taşları ve cam eser örnekleri yer almaktadır.
Üst kat, Etnoğrafya bölümü olarak düzenlenmiş ve burada Burhaniyeli ailelere ait belli başlı etnografik eser örnekleri, silahlar, Osmanlıca dökümanlar, Burhaniye yerel halkının getirdiği 19. Ve 20. yüzyıla ait halk kültürünü yansıtan kıyafetler, el işlemleri, mobilyalar, fotoğraflar ve 1927 yılında basılan ve oldukça nadir örneklerden biri olan Mustafa Kemal Atatürk’ün eseri olan Nutuk’un Osmanlıca ilk basım örneği, 1974 Kıbrıs Büyükelçisi Asaf İhsan ve ailesine ait eşyalar, Tarihçi Murat Bardakçı’nın dedesi Vali Cemal Bardakçı ve ailesine ait eserler, şair Oğuz Tansel’in şahsi eşyaları, yazar Aziz Nesin’in ailesinin eşyaları, 18. yüzyıla ait Beykoz cam atölyesi lambaları gibi eserler bulunmaktadır.
Birbirinden değerli eserlerin sergilendiği Burhaniye Kuvayı Milliye Müzesi pazar günleri hariç haftanın her günü 8.30–17.30 saatleri arası ziyarete açıktır. Ücretsiz gezilebilen Burhaniye Kuvayı Milliye Müzesi, müze gezmeyi sevenleri beklemektedir.
YORUMLAR