Dünyanın en önemli sorunlarının başında iklim değişlikliği konusu geliyor.

Birleşmiş Milletler başta olmak üzere dünyadaki siyasi, ekonomik kuruluşların yanı sıra çevre duyarlılığı taşıyan sivil toplum örgütleri dünyanın yaşanabilirliliğine en çok zararı verecek konunun iklim değişikliği olduğunu açıklayıp, çok geç olmadan bu sorunun önüne geçilmesi adına çalıştaylar, toplantılar düzenleniyor ve kararlar alınıyor. Olası bir iklim değişikliğinin de insanlar için en sarsıcı zararı hiç şüphesiz su sorunu olacaktır. Dünyada su rezervleri azalıyor, bunun da sebebi iklimlerin değişmesinden dolayı dünyadaki su kaynaklarının kuruması ya da yeteri kadar yağış olmaması. Türkiye, yakın zamana kadar yarı tropik iklim kuşağında yer alıyordu ancak uzmanlar bunun değiştiğini ülkemizin tropik iklim özellikleri göstermeye başladığını açıklıyor. Bunu da aslında mevsimler özelinde görüyoruz. Ülkemiz daha öncesinde belirgin şekilde yaşanan 4 mevsimin yerine kış ve yaz mevsimleri aldı. Artık ülkemizde sonbahar ve ilkbahar mevsiminin özellikleri belirgin şekilde görülmüyor. Yazlar daha kurak geçmeye başlaması da başta susuzluk ve tarımı olumsuz etkileyeme başladı. Dünyada emperyalist savaşların kaynağı petrolün yerine 50 yıl içerisinde suyun alacağı, emperyalizm savaşlarının su tekeli üzerinde yapılacağı konuşuluyor. Bu da suyun önümüzdeki yıllarda ne kadar önemli bir meta olacağını gösteriyor.