Takvime baktığımızda yılın her gününe ait bir özel gün var. Bizler sadece belli başlı olanları bilirken diğer günleri duyduğumuzda şaşırıyoruz.

Anneler, babalar, kadınlar, sevgililer günlerine hepimiz aşinayız. Bugünler zaten esnafın daha fazla kazanması için kutlanılıyor diye düşünüyorum. Yani kısacası bugünleri bir rant kapısı haline insanlar çevirdikçe bizler de böyle hissediyoruz. Ama bazı günler de var ki sadece ve sadece farkındalık oluşturmak adına kutlanılıyor. Oysa ki kadınlar günü de rant kapısı olmaktan çıkmalı. Her günümüzü kadınlarımızı mutlu etmek adına geçirmeliyiz. İşte tam da mutluluktan bahsederken bugün de Dünya Mutluluk Günü olduğunu vurgulayalım. Sözlükte mutluluk bütün özlemlere, bütün isteklere eksiksiz bir biçimde ve sürekli olarak erişilmekten duyulan kıvanç durumu olarak anlatılsa da ülkemizde bu durumu hiç yaşamayan insanlarımız bulunmakta. Çok ta zor bir durum olmasa gerek mutlu etmek insanları. Bazen küçük bir sözle bir bakışla, bir hareketle mutluluğumuzu gösterebilmek mümkün. Mutluluğa dikkat çekmek için 2012 yılından itibaren her yıl mart 20’sinde mutluluk günü kutlanılmakta. Mutluluğun günü olur mu hiç? Diye düşünmekten kendini alamıyor insan. Ama mutluluğun m’sine bile hasret olan kişiler var. Mutluluk durduk yerde olmuyor maalesef. Bazen bir kahveyle, bazen bir filmle, oynadığımız bir çocukla, beslediğimiz bir hayvanla bile mutlu olabiliyoruz. Yaşadığımız her güne şükür ederken kendimize bugünden pay çıkartabilmek te bizlere kalmış. Zaman öyle bir değişti ki artık küçüğünden büyüğüne kadar o kadar çok mutsuz insan görmek mümkün. Çocuklarımız desen oldukça doyumsuz oldular. Bizler çocukluğumuzda bir şekerle, bir dilim salçalı ekmekle bile mutlu olabiliyorken şimdi ki çocuklar her istekleri alındığı halde mutlu değiller. Çünkü sevgiler bile eskisi gibi değil. Umarım günleriniz sevgiyle mutlulukla geçer.