Bir düşünün bakalım. Siz mi zamanı yönetiyorsunuz, zaman mı sizi yönetiyor? Eğer sizi yöneten zaman ise hayatta çok şey kaybediyorsunuz demektir. Çoğunlukla çalışmaya mecbur insanlarız. Ama sabah uyanacağımız zaman alarm kurmamız bile zamanın bizi yönettiğini gösterir.

Tüm mecburiyetlerin dışında ipleri elinize almaya çalışın. Biraz da zamanı kendi iyiliğiniz için yönetin. Kendinize zaman ayırın. Düşünmeye, gezmeye tozmaya, eğlenmeye, gülmeye, okumaya ve daha bir çok şeye…

Hayal kurmak, hayallerle yaşamak insanın doğasında vardır. Bunları gerçekleştirmek de yalnızca kişinin kendi elindedir. Sadece gerçekten istemek gerekir. Bir de zaman gerekli tabi ki! Hayatta istediğiniz yere varmanız için zamanı yönetmeye ihtiyacınız var. Düşünmeye zaman ayırın ki bu yaşamda düşlerinize yer olsun. Gezip tozmaya zaman ayırın ki, keşfetme ve merak duygusu içinizden hiç eksik olmasın. Yeni şeyler öğrenmek, yeni bilgiler edinmek kadar ne güzel olabilir ki? Eğlenmeye zaman ayırın ki, kendi içinizde kendinizi bulun. İnsan sevdiklerinin, dostlarının yanında mutludur. Yepın bir organizasyon ve dozunu aşana kadar eğlenin. Çoğu insanın yanında gerçek kimliğimizi bile unutuyoruz ne de olsa.

En önemlisi gülmeye vakit ayırın ki, çevrenizde kim var kim yoksa huzur verin herkese. Kendiniz de huzur bulun bununla birlikte. İnsan hayata nasıl bakarsa karşılığını da aynı o şekilde geriye alır. Okumaya vakit ayırmayı asla unutmayın. İnsan okudukça öğrenir yaşamayı. Okudukça farkına varır çoğu şeyin. En basit örnek. Bu köşe yazısını okuyanlar fark edecek ki kendilerine zaman ayıran çok az insan var. Zamanın sizi yönetmesine izin vermeyin. Siz zamanı yönetin. Ne de olsa az bir zaman kaldı…