2020 Mart ayının son zamanlarındayız.Tarihe bir not düşelim istedim.Belki bundan bir ay,belki altı ay,belki de bir yıl sonra dönüp bu yazdıklarımızı okuduğumuzda hiçbir şey aynı olmayacak.Hayatımızda çok şey değişecek.Güzel günler inşaallah çok yakın.
Sabır gösterip,evlerimizden çıkmadığımız,çıkamadığımız bu günler evlerimizde kalma mecburiyetinin bize neler düşündürdüğünü gösterecek.Ünlüsüyle,ünsüzüyle seslisiyle,sessiziyle herkes evinde. Bugünler çok geride kalacak biliyoruz.
Bugünlerde millet olarak sloganımız “Evde Kal Türkiye”,Evde kal,sağlıklı kal”medyada ve televizyonlarda en fazla duyduğumuz şey“Hayat Eve Sığar”evet, bu sloganları unutmayalım.Hayat gerçekten eve sığıyormuş.Bunu yaşayarak öğrendik.Bağlasan evde durmam sloganımız şu an çok geçerli değil.Çekirdek bir aile için bazı şeyler daha kolay;ama beş ya da daha fazla nüfusa sahipseniz evde yaşamak biraz daha zor olsa gerek.Rabbim yardımcıları olsun herkesin.
Bu bir salgın hastalık ve yüzyılda bir karşılaşılabilecek bir durum.Tüm dünya bu hastalıkla baş etmeye çalışıyor.Dünya üzerinde insanların toplu bir şekilde bulunabilecekleri bütün etkinlikler iptal edildi.Müslümanlar için en buruk olan ise Kabe’yi Muazzama’nın tavafsız kalması,camilerimizin cemaatsiz kalması oldu.Çok şükür ki ezanlarımız ve minarelerden okunan dualarımız var. Sadece müslümanlar değil,diğer inançlara sahip olanlar da kiliselere,tapınak merkezlerine, kutsal mekanlarına gidip birlikte ibadet etmeye biraz ara verdiler.Her şey elbetteki sağlığımız için.Şu an içinde bulunduğumuz durum bunu gerektiriyor.İslam Alimleri Peygamber Efendimizin-Eğer bir yerde salgın hastalık varsa oraya gitmeyin,eğer orada bulunuyorsanız da dışarıya çıkmayın-sözüne bid’at etmektedirler.Doğru olan da budur.
Bizlerde ülke olarak bu hastalıkla mücadele etmeye çalışıyoruz.Evlerimizdeyiz, mecburen dışarıya çıktıysak da sosyal mesafeye dikkat etmeye çalışıyoruz.Temizliğimize biraz daha özen göstermeye çalışıyoruz.Hem bedenen hem de ruhen.
Sağlık çalışanları, Belediyeler temel ihtiyaçlarımızı gideren marketler ellerinden geleni yapıyor.Polislerimiz Jandarmalarımız, Vefa ekiplerimiz 65 yaş üstü yaşlılarımızı unutmuyor elbette.İhtiyacı olanlara ihtiyaçlarını alıp evlerine kadar teslim ediyorlar.Maaş zamanı gelen,bankalara gidemeyen yaşlıların maaşları çekilip evlerine teslim ediliyor.Ekim zamanı gelmiş tarlasını süremeyen 65 yaş üstü amcanın tarlasını jandarma ekipleri sürüyor.Yeter ki siz hasta olmayın diye.Sokağa çıkmış yaşlılara polis ekipleri yardımcı olup evlerine kadar götürüyorlar.Herkes bir dayanışma içerisinde.Bugünler dayanışma günü.Devletimiz yardıma ihtiyacı olanlar için yardım kampanyasının startını verdi.Bugünler tez zamanda bitecek inşaallah.
Zor zamanlardan geçiyoruz.Hastalık günbegün yayılıyor.Sadece yaşlılar değil gençler de bu hastalığa yakalanabilir.Yakalanmasalar bile taşıyıcı olabilir.Ne olur evlerimizde kalalım.Sadece kendimizi değil,başkalarını da düşünelim.
Hayat Eve Sığıyor inanın…
2020 Mart ayının son zamanlarındayız.Tarihe bir not düşelim istedim.Belki bundan bir ay,belki altı ay,belki de bir yıl sonra dönüp bu yazdıklarımızı okuduğumuzda hiçbir şey aynı olmayacak.Hayatımızda çok şey değişecek.Güzel günler inşaallah çok yakın.
Sabır gösterip,evlerimizden çıkmadığımız,çıkamadığımız bu günler evlerimizde kalma mecburiyetinin bize neler düşündürdüğünü gösterecek.Ünlüsüyle,ünsüzüyle seslisiyle,sessiziyle herkes evinde. Bugünler çok geride kalacak biliyoruz.
Bugünlerde millet olarak sloganımız “Evde Kal Türkiye”,Evde kal,sağlıklı kal”medyada ve televizyonlarda en fazla duyduğumuz şey“Hayat Eve Sığar”evet, bu sloganları unutmayalım.Hayat gerçekten eve sığıyormuş.Bunu yaşayarak öğrendik.Bağlasan evde durmam sloganımız şu an çok geçerli değil.Çekirdek bir aile için bazı şeyler daha kolay;ama beş ya da daha fazla nüfusa sahipseniz evde yaşamak biraz daha zor olsa gerek.Rabbim yardımcıları olsun herkesin.
Bu bir salgın hastalık ve yüzyılda bir karşılaşılabilecek bir durum.Tüm dünya bu hastalıkla baş etmeye çalışıyor.Dünya üzerinde insanların toplu bir şekilde bulunabilecekleri bütün etkinlikler iptal edildi.Müslümanlar için en buruk olan ise Kabe’yi Muazzama’nın tavafsız kalması,camilerimizin cemaatsiz kalması oldu.Çok şükür ki ezanlarımız ve minarelerden okunan dualarımız var. Sadece müslümanlar değil,diğer inançlara sahip olanlar da kiliselere,tapınak merkezlerine, kutsal mekanlarına gidip birlikte ibadet etmeye biraz ara verdiler.Her şey elbetteki sağlığımız için.Şu an içinde bulunduğumuz durum bunu gerektiriyor.İslam Alimleri Peygamber Efendimizin-Eğer bir yerde salgın hastalık varsa oraya gitmeyin,eğer orada bulunuyorsanız da dışarıya çıkmayın-sözüne bid’at etmektedirler.Doğru olan da budur.
Bizlerde ülke olarak bu hastalıkla mücadele etmeye çalışıyoruz.Evlerimizdeyiz, mecburen dışarıya çıktıysak da sosyal mesafeye dikkat etmeye çalışıyoruz.Temizliğimize biraz daha özen göstermeye çalışıyoruz.Hem bedenen hem de ruhen.
Sağlık çalışanları, Belediyeler temel ihtiyaçlarımızı gideren marketler ellerinden geleni yapıyor.Polislerimiz Jandarmalarımız, Vefa ekiplerimiz 65 yaş üstü yaşlılarımızı unutmuyor elbette.İhtiyacı olanlara ihtiyaçlarını alıp evlerine kadar teslim ediyorlar.Maaş zamanı gelen,bankalara gidemeyen yaşlıların maaşları çekilip evlerine teslim ediliyor.Ekim zamanı gelmiş tarlasını süremeyen 65 yaş üstü amcanın tarlasını jandarma ekipleri sürüyor.Yeter ki siz hasta olmayın diye.Sokağa çıkmış yaşlılara polis ekipleri yardımcı olup evlerine kadar götürüyorlar.Herkes bir dayanışma içerisinde.Bugünler dayanışma günü.Devletimiz yardıma ihtiyacı olanlar için yardım kampanyasının startını verdi.Bugünler tez zamanda bitecek inşaallah.
Zor zamanlardan geçiyoruz.Hastalık günbegün yayılıyor.Sadece yaşlılar değil gençler de bu hastalığa yakalanabilir.Yakalanmasalar bile taşıyıcı olabilir.Ne olur evlerimizde kalalım.Sadece kendimizi değil,başkalarını da düşünelim.
Hayat Eve Sığıyor inanın…
YORUMLAR