Dinimizi gereğince yaşamak için elimizden geleni yapıyoruz.Bu din bize gönderilmiş en güzel hediye.Hakkıyla ibadetlerimizi yapar,kulluğumuzun gereğini yerine getirirsek ne mutlu bize.

Efendimizi (sav)sevdiğimizin göstergesi elbette  O’nu çok iyi tanımak,O’nu çok iyi anlamaktır.1400 yıl öncesinden günümüze kadar uzanan bu kutlu yolculuğun yolcuları olabilmek çok büyük bir nimet.O bizlere öyle güzel değerler biçmiş ki, bu değeri çoğu zaman O’nu tanıyan,O’nu gören O’nunla hasbihal eden sahabe efendilerimiz kıskanmıştır.Evet, bizlerden, konumumuzdan   ibretle bahsetmiştir.Çünkü O’nlar Efendimizi görerek sevmişler,bağlılıklarını bizzat kendisine söyleyerek ifade etmişlerdir.Biz O’nu görmeden sevdik.O’na bağlılığımızı,sevgimizi  O’nu görmeden ifade ettik.Sizler arkadaşlarımsınız;ama onlar benim kardeşlerim, demiştir.

Efendimizin şemaili ile ilgili bir yazı okusam içim bir değişik olur.Biliyorum çoğu insan O’nu yaşıyormuşcasına görmek isterdi.Medine’de Ravzayı Mutahharayı ziyaret edip, dua edenler hep bu duygular içerisinde memleketlerine dönmüyorlar mı?O’nun yaşadığı mekanlara tekrar tekrar gitmek istiyorlar.Efendimizi daha iyi tanıyabilmek için, O’nun şemailinden bahsetmek istiyorum.Belki bunları çok iyi biliyoruz,belki de hiç duymadık.O’nu gözümüzde canlandırabilmek için fiziki özelliklerini de bilmeliyiz.

O iri yapılıydı,heybetli bir görünümü vardı.Yüzü dolunay gibi parıl parıl parlardı.Çok güler yüzlüydü.Orta boyluydu,çok uzun boylu değildi.Parmakları uzun,el  ve ayak kemikleri düzdü.Ayakları büyüktü.Başı büyük,saçları ne düz ne kıvırcıktı,dalgalıydı.Saçı koyu siyahtı.Teni pürüzsüzdü.Gözlerinin siyahı tam siyah,beyazı tam beyazdı.İri gözlüydü.Kirpikleri kıvrık ve uzundu.Rasulallah tam olarak işitirdi,bazen diğer insanların görmediklerini görür,işitmediklerini işitirdi.Ağzı güzel kokular gibi kokardı.O’nun saçları hiç ağarmadı.Sakalında  üç beş beyaz tüy vardı.Teni zarif ve yumuşacıktı.Teri misk ü amberden daha güzel kokardı.Rasulallahla tokalaşan kişinin eli akşama kadar güzel kokardı.Efendimiz(sav)çok hızlı yürürdü.Güneşte de, aylı gecelerde de gölgesi yoktu.Sesi gürdü ve ses tonu çok güzeldi.Bazen Medine’nin uzak evlerinin çardaklarında bile Mescidi Nebevi’den Efendimizin kıraatı duyulurdu.

Size kendi aranızdan öyle bir peygamber geldi ki zahmete uğramanız O’na ağır gelir,kalbi üstünüze titrer, O müminlere karşı pek şefkatli  ve merhametlidir.(Tevbe 9/128)

Hayırlı Ramazanlar…