Balıkesir Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Abdullah Bekki esnafa destek paketi kapsamında duyurulan hibe desteği, KGF’ye duyulan ihtiyaç ve AB Pazarındaki dönüşüm hakkında bir basın açıklaması yaptı.
BASİAD Başkanı Abdullah Bekki. Pandemi sürecinden ekonomik anlamda olumsu etkilenen esnaf ve iş dünyasına yönelik açıklamalarda bulundu. Esnafın ayakta durması için destek paketinin devamlılık arz etmesi gerektiğini belirten Bekki, “ “Pandeminin yarattığı ağır ekonomik yük devam ederken, esnafa destek paketi kapsamında duyurulan hibe desteğini ancak devamlılığı sağlandığı takdirde olumlu etkilerinin sahaya yansıyacağı bir karar olarak değerlendiriyoruz. Ancak bununla birlikte, 1 milyon 384 bin esnafın yararlanacağı desteğin toplam maliyeti olan 4,6 milyar TL, gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 0,07’sine denk gelmektedir. Bu son hibe desteği ile pandemi sürecinde yapılan sağlık dışı hibe desteklerinin GSYİH’teki toplam payı da 1,62 seviyesine yükselebilmiştir. Bu oran, işletmelerimizin derdine çare olmaktan uzaktır. Son yıllarda yaptığı açıklamalarda “Önce Küçüğü Düşün!” diyen BASİAD olarak, daha kapsamlı ve daha uzun süreli hibe desteği sağlandığı takdirde ekonomik ve toplumsal hayatta bir rahatlama yaşanacağına inanıyoruz. AB’nin tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesi konusunda yakın müttefikleriyle güç ve kaynak birleştirmesi konusunda ABD’nin yanı sıra genişleme ve komşuluk politikası ülkeleri adres olarak gösteriliyor. Ancak belirlenen dönüşüm gündemi doğrultusunda coğrafi yakınlık avantajının tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesi ve kısaltılması süreçlerinde somut fırsata dönüştürülmesi kural ve standartlar sisteminde yakınlığa bağlı. Türkiye’nin ve Balıkesir’in bu sistemin içinde öne çıkması için Gümrük Birliği’nin güncellenmesi başta olmak üzere el birliğiyle hareket edilmesi gereğine inanıyoruz. Zira sanayi standartları, küresel ticaret dengeleri, çevresel ve dijital kurallar bağlamında AB ile ekonomik ve ticari ilişkilerimizin mevcut çerçevede ilerlemesi imkansız hale geliyor. AB’nin imzaladığı her yeni ticaret anlaşmasıyla AB pazarı için göreli avantajımızı kaybediyoruz.”
Balıkesir için de çok çok önemli bir Pazar olan AB’ye ticari yakınlığın korunması, yeni yatırımların yapılması ve pandeminin etkilerinin azaltılması adına yeni kaynaklara ihtiyaç duyulmaktadır. Diğer taraftan yapılan akademik çalışmalar, Kredi Garanti Fonu (KGF) desteği alan firmaların, bu desteği almayan firmalara kıyasla istihdamlarını program sonrası dönemde yüzde 17, satışlarını yüzde 70 artırdığına işaret etmektedir. KOBİ’ler üzerindeki olumlu etkisi büyük firmalara kıyasla çok daha güçlü olan KGF kredilerinin de yeniden ve etkin bir şekilde yatırım ve ihracat odaklı firmalar kapsamında devreye alınması, özellikle üretim, istihdam ve ihracatta hareketliliği artıracaktır.” Dedi.
BASİAD Başkanı Abdullah Bekki. Pandemi sürecinden ekonomik anlamda olumsu etkilenen esnaf ve iş dünyasına yönelik açıklamalarda bulundu. Esnafın ayakta durması için destek paketinin devamlılık arz etmesi gerektiğini belirten Bekki, “ “Pandeminin yarattığı ağır ekonomik yük devam ederken, esnafa destek paketi kapsamında duyurulan hibe desteğini ancak devamlılığı sağlandığı takdirde olumlu etkilerinin sahaya yansıyacağı bir karar olarak değerlendiriyoruz. Ancak bununla birlikte, 1 milyon 384 bin esnafın yararlanacağı desteğin toplam maliyeti olan 4,6 milyar TL, gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYİH) yüzde 0,07’sine denk gelmektedir. Bu son hibe desteği ile pandemi sürecinde yapılan sağlık dışı hibe desteklerinin GSYİH’teki toplam payı da 1,62 seviyesine yükselebilmiştir. Bu oran, işletmelerimizin derdine çare olmaktan uzaktır. Son yıllarda yaptığı açıklamalarda “Önce Küçüğü Düşün!” diyen BASİAD olarak, daha kapsamlı ve daha uzun süreli hibe desteği sağlandığı takdirde ekonomik ve toplumsal hayatta bir rahatlama yaşanacağına inanıyoruz. AB’nin tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesi konusunda yakın müttefikleriyle güç ve kaynak birleştirmesi konusunda ABD’nin yanı sıra genişleme ve komşuluk politikası ülkeleri adres olarak gösteriliyor. Ancak belirlenen dönüşüm gündemi doğrultusunda coğrafi yakınlık avantajının tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesi ve kısaltılması süreçlerinde somut fırsata dönüştürülmesi kural ve standartlar sisteminde yakınlığa bağlı. Türkiye’nin ve Balıkesir’in bu sistemin içinde öne çıkması için Gümrük Birliği’nin güncellenmesi başta olmak üzere el birliğiyle hareket edilmesi gereğine inanıyoruz. Zira sanayi standartları, küresel ticaret dengeleri, çevresel ve dijital kurallar bağlamında AB ile ekonomik ve ticari ilişkilerimizin mevcut çerçevede ilerlemesi imkansız hale geliyor. AB’nin imzaladığı her yeni ticaret anlaşmasıyla AB pazarı için göreli avantajımızı kaybediyoruz.”
Balıkesir için de çok çok önemli bir Pazar olan AB’ye ticari yakınlığın korunması, yeni yatırımların yapılması ve pandeminin etkilerinin azaltılması adına yeni kaynaklara ihtiyaç duyulmaktadır. Diğer taraftan yapılan akademik çalışmalar, Kredi Garanti Fonu (KGF) desteği alan firmaların, bu desteği almayan firmalara kıyasla istihdamlarını program sonrası dönemde yüzde 17, satışlarını yüzde 70 artırdığına işaret etmektedir. KOBİ’ler üzerindeki olumlu etkisi büyük firmalara kıyasla çok daha güçlü olan KGF kredilerinin de yeniden ve etkin bir şekilde yatırım ve ihracat odaklı firmalar kapsamında devreye alınması, özellikle üretim, istihdam ve ihracatta hareketliliği artıracaktır.” Dedi.