BASİAD Balıkesir Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Abdullah Bekki yazılı bir açıklama yaparak 2021 yılı ekonomisi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
BASİAD Başkanı Abdullah Bekki: “Tüm gezegeni etkileyen Pandeminin mutasyona uğrayan virüsün de etkisiyle bu kışı da zorlaştırdığı ve hazırlıkların yetersizliği dolayısı ile en kısa vadede ülkece daha disiplinli ekonomi politikalarına geçilmesi gerektiğinin farkındayız. Enflasyonun yükselişi tüm halkımızı olduğu gibi bizleri de endişelendirmektedir. Önümüzde enflasyonla mücadelede oldukça uzun bir yol var. Bu yolun zorluğunu bilerek, tüm ekonomik aktörler tarafından tam mutabakat sağlanmasının son derece kritik olduğunu düşünüyorum. Ekonomimizin tüm paydaşlarının, düşük enflasyonun gerekliliğine ikna olması, bu mücadelede önemli rol oynayacaktır. Bu bağlamda Balıkesir’de de tüm aktörlerin katılımı ile il ekonomik koordinasyon kurulu benzeri bir yapılanmaya olan ihtiyaca dikkat çekmek istiyorum.
Paranın değerini koruyamadığınız ekonomilerde önünüzü görme ve plan yapabilme kapasiteniz düşüyor. Böyle bir ortam, reel kesimin herhangi bir üretim ya da yatırım kararı almasını zorlaştırıyor ve arzu ettiğimiz büyümeye ulaşamıyoruz. Aksi şekilde, yüksek enflasyonla mücadeleyi erteleyip, her ne pahasına olursa olsun büyüyelim dediğimizde de var olan kaynaklarımızı tasarruflu kullanamayarak israf ediyoruz. Ortak aklı ile bu sarmaldan çıkmamız gerektiğine inanıyorum.
Hiç kuşku yok ki ekonomik güven ortamına ihtiyacımız var. Ekonomide bu güven ortamını yaratmanın iki ön koşulu var. Bunlardan ilki fiyat istikrarı yani kalıcı düşük enflasyon bir diğeri de finansal istikrar. Her ikisi de yatırım ve üretim kararlarında çok önemli. Enflasyonu düşüremediğimiz ortamlarda finansal istikrara da erişmemiz söz konusu olamıyor. Bunun da en öncelikli koşulu enflasyonla doğru ve kararlı mücadele. Kararlı olmamız gerekiyor.
Türkiye ekonomisine emsal kabul ettiğimiz gelişmekte olan ülkelerde enflasyon oranı %3-4 bandında oldukça düşük seyrederken, ülkemizde enflasyon çift hane %14’lerin üzerinde seyretmektedir. Bugün üzerimize düşenleri yapmazsak, ilerleyen vadede ekonomide çok daha büyük zorluklarla karşılaşma ihtimalimiz yüksek. Toplumun her bir ferdi için zorlu bir süreç olacaktır.
Balıkesir ve Türkiye ekonomisinin özellikle 2021’in ilk 6 ayında rehavete kapılabileceği tek bir gün dahi yok maalesef. Tüm bu adımları atarken de belli bir dönem ekonomik büyümeden feragat etmemiz gereken bir süreçten de geçeceğiz. Bu yüzden de esas olarak BASİAD olarak üzerinde sık sık durduğumuz istihdama nasıl destek vermeyi planladığımız ve içinde maliye politikasının da yer aldığı oldukça kapsamlı bir iktisat politikasına da ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Kapanmadan dolayı oldukça zor bir süreçten geçen esnafımız, tüccarımız için alınan tedbirler mutlaka yeniden gözde geçirilmelidir.
Balıkesir ekonomisine yön veren kurumların ekonomik politika dizayn etme kapasitesi, liyakatin öne çıkması da bu süreçte son derece kritik. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ısrarla söylediği gibi hukuk ve ekonomi reform gündeminin hızla hayata geçmesi, sadece ekonomik ve sosyal alanda bizi rahatlatmayacak, aynı zamanda ekonomik işbirliklerimizdeki konumumuzu olumlu etkileyecek ve ekonomik kazanımları konuşacağımız bir döneme fırsat verecektir.” dedi.
BASİAD Başkanı Abdullah Bekki: “Tüm gezegeni etkileyen Pandeminin mutasyona uğrayan virüsün de etkisiyle bu kışı da zorlaştırdığı ve hazırlıkların yetersizliği dolayısı ile en kısa vadede ülkece daha disiplinli ekonomi politikalarına geçilmesi gerektiğinin farkındayız. Enflasyonun yükselişi tüm halkımızı olduğu gibi bizleri de endişelendirmektedir. Önümüzde enflasyonla mücadelede oldukça uzun bir yol var. Bu yolun zorluğunu bilerek, tüm ekonomik aktörler tarafından tam mutabakat sağlanmasının son derece kritik olduğunu düşünüyorum. Ekonomimizin tüm paydaşlarının, düşük enflasyonun gerekliliğine ikna olması, bu mücadelede önemli rol oynayacaktır. Bu bağlamda Balıkesir’de de tüm aktörlerin katılımı ile il ekonomik koordinasyon kurulu benzeri bir yapılanmaya olan ihtiyaca dikkat çekmek istiyorum.
Paranın değerini koruyamadığınız ekonomilerde önünüzü görme ve plan yapabilme kapasiteniz düşüyor. Böyle bir ortam, reel kesimin herhangi bir üretim ya da yatırım kararı almasını zorlaştırıyor ve arzu ettiğimiz büyümeye ulaşamıyoruz. Aksi şekilde, yüksek enflasyonla mücadeleyi erteleyip, her ne pahasına olursa olsun büyüyelim dediğimizde de var olan kaynaklarımızı tasarruflu kullanamayarak israf ediyoruz. Ortak aklı ile bu sarmaldan çıkmamız gerektiğine inanıyorum.
Hiç kuşku yok ki ekonomik güven ortamına ihtiyacımız var. Ekonomide bu güven ortamını yaratmanın iki ön koşulu var. Bunlardan ilki fiyat istikrarı yani kalıcı düşük enflasyon bir diğeri de finansal istikrar. Her ikisi de yatırım ve üretim kararlarında çok önemli. Enflasyonu düşüremediğimiz ortamlarda finansal istikrara da erişmemiz söz konusu olamıyor. Bunun da en öncelikli koşulu enflasyonla doğru ve kararlı mücadele. Kararlı olmamız gerekiyor.
Türkiye ekonomisine emsal kabul ettiğimiz gelişmekte olan ülkelerde enflasyon oranı %3-4 bandında oldukça düşük seyrederken, ülkemizde enflasyon çift hane %14’lerin üzerinde seyretmektedir. Bugün üzerimize düşenleri yapmazsak, ilerleyen vadede ekonomide çok daha büyük zorluklarla karşılaşma ihtimalimiz yüksek. Toplumun her bir ferdi için zorlu bir süreç olacaktır.
Balıkesir ve Türkiye ekonomisinin özellikle 2021’in ilk 6 ayında rehavete kapılabileceği tek bir gün dahi yok maalesef. Tüm bu adımları atarken de belli bir dönem ekonomik büyümeden feragat etmemiz gereken bir süreçten de geçeceğiz. Bu yüzden de esas olarak BASİAD olarak üzerinde sık sık durduğumuz istihdama nasıl destek vermeyi planladığımız ve içinde maliye politikasının da yer aldığı oldukça kapsamlı bir iktisat politikasına da ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Kapanmadan dolayı oldukça zor bir süreçten geçen esnafımız, tüccarımız için alınan tedbirler mutlaka yeniden gözde geçirilmelidir.
Balıkesir ekonomisine yön veren kurumların ekonomik politika dizayn etme kapasitesi, liyakatin öne çıkması da bu süreçte son derece kritik. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ısrarla söylediği gibi hukuk ve ekonomi reform gündeminin hızla hayata geçmesi, sadece ekonomik ve sosyal alanda bizi rahatlatmayacak, aynı zamanda ekonomik işbirliklerimizdeki konumumuzu olumlu etkileyecek ve ekonomik kazanımları konuşacağımız bir döneme fırsat verecektir.” dedi.