Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda CHP’li Özkan’ın sesini yükselterek konuşması üzerine, ‘Milletvekili olmamız, bu alanda bize cevap veremeyecek durumda olan bürokratlara, hem ses tonunuzla hem de cümlelerinizle hakaret etme yetkisini hakkını kimseye vermez.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda CHP’li Özkan’ın sesini yükselterek konuşması üzerine, ‘Milletvekili olmamız, bu alanda bize cevap veremeyecek durumda olan bürokratlara, hem ses tonunuzla hem de cümlelerinizle hakaret etme yetkisini hakkını kimseye vermez. Bunu da içtüzük ortaya koyuyor. Temiz bir dil kullanma zorunluluğu var içtüzüğe göre’ dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kurum ve kuruluşların 2022 yılı Sayıştay raporları, 2022 yılı kesin hesabı ve 2024 yılı gider bütçeleri görüşülüyor. Bu esnada partisi adına söz alan CHP’li Tuncay Özkan, yüksek bir ses tonu kullanarak, ‘Biz FETÖ’cü müyüz? Biz hangi terör örgütü ile bir araya gelebiliriz? Daha önce yargılıyordunuz Ergenekon diye. Şimdi PKK’lı olduk öyle mi? Lanet olsun bu düzene. Yıkılsın bu düzen. Oligarşinin emrine giren siyasete lanet olsun. Kahrolsun oligarşi. Tekrar bağırıyorum kahrolsun oligarşi’ diye konuştu.
Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, söz isteyerek, şu ifadeleri kullandı:
‘Sabahtan beri birçok görüşü dinliyoruz. Demokratik bir ortamda elbette farklı fikirler olacak. Bu olmazsa ayrı partilerin olmasının bir anlamı olmaz. Farklı fikirler, değişik görüşler, yeri geldiğinde ağır eleştirilerin hepsi demokrasinin bir parçası ve biz de saygıyla dinliyoruz. Katılsak da katılmasak da bunlar siyasetin bir gereği. Ancak, ben de yıllarca burada vekillik yaptım. Milletvekili olmamız, bu alanda bize cevap veremeyecek durumda olan bürokratlara, hem ses tonunuzla hem de cümlelerinizle hakaret etme yetkisini hakkını kimseye vermez. Bunu da içtüzük ortaya koyuyor. İçtüzüğün hükümlerini sizin (TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş) hatırlatmanız gerektiğine inanıyorum. İçtüzük hükümlerine göre yapılmalı bu konuşmalar. Hiç kimseye sıfatı ne olursa olsun, cumhurbaşkanı yardımcısı da olsa bakan da olsa milletvekili de olsa bir insana hakaret etme hakkı yok. Temiz bir dil kullanma zorunluluğu var içtüzüğe göre. İthamlar yapıldı. Şu anda burada bulunan bürokratların bu hakaretlere, ithamlara cevap verme hakkı yok.’
Daha sonra TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş, başta CHP’li Özkan ve muhalefet milletvekilleri olmak üzere tüm komisyon üyelerine seslenerek, ‘Burada herkesi dinliyoruz, müsaade ediyoruz. Ancak herkes milletvekili olarak kanaatlerini ifade ediyorken mutlaka karşı taraftaki inşalarda oluşturduğu duygu ve düşünceler var. Bugün (AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar) Kırkpınar, konuşurken (muhalefet sıralarından) ‘konuşamazsın, edemezsin’ diye tepkiler geldi. Bir eleştiri yapıyor kendisi. Hiçbir dönem asrı saadet dönemi değil. Herkesi ve her dönemi eleştirebiliriz. Şimdiye kadar burada belirli bir seviyede bu müzakereleri yönetiyoruz. Ama bugün çok enteresan bir şey oldu. Hiç alışık olmadığımız bir durum. Komisyon üyeleri, burada usulü, yöntemi, tarzı biliyorlar. Fakat komisyon üyesi olmayan milletvekillerine söz de veriyoruz. Gereksiz açıklamaların, gereksiz ifadelerin içine girmenin bir manası yok. Birkaç defa uyarmak durumunda kaldım. (Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz) Başkan Bey içtüzük 67. maddeyi herkese hatırlattım. Burada kimse ilkokul seviyesinde değil. Bunu bir kere iki kere hatırlattıktan sonra sürekli söylememin bir manası yok’ diye konuştu.