Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Kamu işçisi refah payı istiyor

Petrol İş Sendikası Başkanı Tuncay Topuz, Türk-İş’in başlattığı “Vergide Adalet İstiyoruz” kampanyasına destek vererek kamu işçisinin beklentilerini dile getirdi.

Petrol İş Sendikası Başkanı

Konuyla ilgili açıklama yapan Tuncay Topuz, şunları söyledi: “Kamu işletmeleri ve işyerleri, ülkemiz ekonomisinin belkemiğidir. Sanayimizin lokomotifidir. Cumhuriyetin ve halkımızın birikimleri ile kurulmuş bu işletmeler, ülkemizin kalkınmasında büyük bir paya sahiptir. Sanayiden hizmetlere, tüm sektörlerde kamu işyerlerinin ülkemiz refahına katkısı büyüktür.
Bu katkının ve üretilen katma değerin arkasında ise çalışan işçinin alın teri ve emeği vardır. Kamu işyerlerinde gecemizi gündüze katarak çalışıyoruz. Vatanımız için hiçbir fedakarlıktan çekinmiyoruz. Ancak bizlere reva görülen daha fazla yoksulluk ve sefalet ücretleridir.
Ne ödül ne alkış bekliyoruz… Emeğimizin karşılığını almak ve yıllar içerisinde oluşan kayıplarımızın telafi edilmesini talep ediyoruz. Bilindiği gibi 2023 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokolünün imzalanmasından sonra ekonomide olumsuz gelişmeler yaşanmış ve enflasyon hızla yükselmeye devam etmiştir. Protokolün imzalandığı dönem ile bugün şartlar kökten değişmiştir. Kamu işyerlerinde sözleşmelerde öngörülen ücret artış oranlarının revize edilmesi ihtiyacı doğmuştur. Ekonomideki ve fiyatlardaki dalgalanmanın bir diğer sonucu ise kamu işyerlerindeki ücret dengesizliklerinin artması olmaktadır. Sözleşme yürürlük başlangıç tarihlerinin farklılık göstermesi, fiyat hareketleri nedeniyle bazı kamu işçilerinin mağdur olmasına yol açmaktadır. Asgari ücret, yetersiz olmakla birlikte %49 ölçüsünde arttırılmıştır. Memur ve memur emeklilerine %49,25, SGK ve Bağ-Kur emeklilerine %42,5 maaş artışı yapılmıştır. Buna karşılık 2023 yılının ikinci altı ayında açıklanan enflasyon %37,57 olmuştur. Kamu işçisi için öngörülen ücret artışı oranı ise bu düzeylerin altında kalacak, özel sektörde ortalama ücret artışlarının yanına dahi yaklaşamayacaktır. Ayrıca yürürlük tarihi gereği ilerleyen aylarda zam hak edecek olan kamu işyerlerinde ücret artışı, Ocak ayında alınan zammın da altına kalacaktır. Yıllar içerisinde kamu işçisinin ücreti reel olarak gerilemiş ve alım gücü giderek azalmıştır. Önceki dönemde asgari ücretin kat be kat üzerinde geliri olan kamu işçilerinin bugünkü ücret seviyesi ile asgari ücret arasındaki makas daralmıştır. Temel ihtiyaçların fiyatları hızla artmakta, gıda enflasyonu resmi rakamlarda dahi %72’yi bulmaktadır. Dar gelirli emekçilerin gıda enflasyonu ise %110’ların üzerine çıkmaktadır. Türk-İş’in hesapladığı yoksulluk sınırı 47 bini aşmıştır. Yine Türk-İş’in açıkladığı gıda harcamalarında bir yıllık artış %77’nin üzerindedir. Üstelik hem hükümet hem de Merkez Bankası tarafından yetkili ağızlardan önümüzdeki aylarda enflasyonda artışın süreceği açıklanmıştır. Bu tablo ortada iken, kamu işçisine yapılacak ücret zammının hiçbir derde deva olmayacağı görülmektedir. Çerçeve Protokolün, ekonomideki bu gelişmeler ve durum göz önüne alınarak ek protokollerle desteklenmesi ve geliştirilmesi şarttır. Kamu işçileri olarak ek zam talebimizi yükseltiyor, protokoldeki zam oranlarına ek refah payı ile kayıplarımızın telafi edilmesini istiyoruz. Ayrıca sözleşme yürürlük tarihlerindeki fark nedeniyle daha düşük ücret zammı alacak kamu işçilerinin mağduriyetleri de giderilmelidir. Bu konuda ilgili sendikaların önerilerine kulak verilmeli, bir defaya mahsus olarak söz konusu sözleşmelerin yürürlük süreleri hak kaybına neden olmaksızın 1 Ocak 2024 tarihine çekilmelidir. Kamu işçisinin belini büken bir diğer konu ise vergi sistemindeki adaletsizliklerdir. Tüm çalışanlar gibi kamu işçileri de ağır vergi yükü altına ezilmektedir. Geçtiğimiz günlerde konfederasyonumuz Türk-İş’in başlattığı “Vergide Adalet İstiyoruz” başlıklı kampanyaya buradan desteğimizi yükseltiyoruz. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. Gelir vergisi dilimleri adil biçimde belirlenmelidir. Vergi düzenlemeleri ile kamu işçileri ve tüm çalışanların gelirleri desteklenmelidir. Buradan bir kez daha sesleniyoruz… Yüzbinlerce kamu işçisi olarak emeğimizin karşılığını istiyoruz… Ek protokol ile kayıplarımız telafi edilmeli, gelir dağılımında ve bölüşümde adalet sağlanmalıdır.”