Bu aralar herkes yazar olmuş bir şeyler yazıyor. Sosyal medyada bile her gün bir sürü yazıya denk geliyorum. Önce bir fotoğraf ardından uzun bir yazı içeriğini okuduğumuzda bu ara herkes kendini psikolog, aile danışmanı ya da sağlıkçı zannediyor. Okumayı sevmeyen bir millet olduğumuz için kitaplardan faydalanmak yerine bu tarz yazılara inanarak bunları tecrübe etmeye çalışan çok kişiyle karşılaşıyorum. Kitaplarda da aynı durum var. Her gün onlarca kitap ekleniyor listelere. Yeni çıkan kitaplar listesine girdiğinizde o kadar çok kitapla karşılaşabiliyorsunuz. Özellikle çocuklarıma kitap seçerken çok dikkatli olmaya çalışıyorum. Geleneklerimize çok bağlı bir toplum olduğumuzdan dolayı çocuklarımıza bazı sözcükleri farklı ifade etmeleri gerektiğini öğretmek zorunda kalıyoruz. Bu kadar kelimelerden korkan bir toplum olduk çocuklarımızı da böyle yetiştirir olduk.

Kaliteli kitap alıp okumak istediğimizde de bazen fiyatlarına takılı kalıyoruz. Kitap fiyatları çok yüksek eskisi gibi kütüphane kültürü de çok fazla kalmadığından aylık bir bütçe ayırıp yeni kitaplar edinmek de zaman alıyor. Maalesef şehrimizde de ikinci el kitap satan yerler çok az. Nasıl ki bir şeyler yiyerek açlığımızı yatıştırıp midemizi doyuruyorsak, kitap okuyarak ta kalbimizi ve beynimizi doyurabiliriz. Daha çok kitap okunan günlerin gelmesi temennim  ile.