Balıkesir’de yıllanmış bahçelerin yanı sıra son yıllarda artan ceviz bahçeleriyle birlikte yetiştirilen cevizlerin hasadına başlandı.
Balıkesir’de yıllanmış bahçelerin yanı sıra son yıllarda artan ceviz bahçeleriyle birlikte yetiştirilen cevizlerin hasadına başlandı. Toprağı ve mevsimsel döngü sebebiyle aroması en yoğun ve kaliteli cevizlerin yetiştiği Sındırgı ilçesinde aile boyu hasat telaşı yaşanıyor.
Ceviz yetiştiricileri hasat telaşı yaşarken, geçen yıla oranla hasadın yağışlar ve olumsuz hava şartları sebebi ile rekoltenin düştüğünü görüldü. Hava şartlarından kaynaklanan sebeple geçtiğimiz yıllara nazaran daha az ürün elde edileceği belirtiliyor.
Geleneksel yöntemlerle uzun sırıklar yardımıyla silkelenerek yere düşürülen cevizlerin yanı sıra büyük bahçelerde ise teknolojik tarım aletleri kullanılarak hasat gerçekleştiriliyor. Bir süre bekletilen cevizler özel makineler ya da el yardımı ile yeşil kabuklarından ayrıştırılıyor.
Ardından kurumaya bırakılan cevizlerin bir kısmı kışın tüketilmek üzere ayrılırken çoğunluğu ise Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor. Mevsimsel özellikleri ve bereketli toprakları ile tüm doğal ürünlerde olduğu gibi doğal şehir Sındırgı da yetişen cevizler kalitesi, aroması ve lezzeti ile diğer cevizlerden ayrılıyor, daha çok talep görüyor. Gölgede kuruyan cevizler ise güneşte kurutulanlara oranla içerisinde daha çok aroma ve yağ barındırıyor.
Cevizin bir bebek gibi yetiştirildiğini belirten üretici Meryem Ayan, ‘2010’dan beri ceviz üreticisiyiz. 2010’dan beri cevizlere aynen bebek gibi bakıyoruz. Bebek nasıl büyütülüyor, aynı öyle. Eşimle ikimiz buraya geldiğimizde cevizliğe giriyoruz. Sabahleyin içeri gireriz, akşama ikimizi arabaya binerken görürüz. Devamlı öyleydik, yani 7-8 yaşına kadar böyleydik. Ama şu an bakımı var, tabii ki ilacı var, gübresi var. Çiftçilik zor, bir de para etmiyor, masrafını çoğu zaman karşılamıyor. Ayrıca, bu sene rekolte düşük, çünkü yağışlar çok oldu, mantar oldu ve cevizler herkesin öyle yere çok döküldü ki mantardan kurtaramadık cevizleri. Onun için rekolte düştü. Bir de soğuklar bir hava ısındı, bir soğudu. Temmuz’a kadar güneş görmedik mesela. Onun için bu sene rekolte düşük ama yeter, elhamdülillah. Rekolte düşük olsa da cevizimizin lezzeti ve kalitesi düşmedi. Allah azından versin bereketi’ dedi.
Eylül ayının son haftasında Ekim sonuna kadar hasadın devam ettiğini belirten Nurettin Ayan ‘Ekimin ilk haftasında cevizlerin kabuklarından açılmasından sonra toplama işlemine başlıyoruz. Sırasıyla silkme ve kabuklarını ayırmak için makineye götürüp orada yıkayıp serimini yapıp kurumasını sağlıyoruz. Bu şekilde yemek için ve diğer mamullerde kullanılması için satışa sunuyoruz. Bu sene verim yarı yarıya bir düşüklük var, haziran yağmurlarından dolayı hastalık olayı meydana geldi. O açıdan biraz verimde düşüklük var’ dedi.
Balıkesir’de yıllanmış bahçelerin yanı sıra son yıllarda artan ceviz bahçeleriyle birlikte yetiştirilen cevizlerin hasadına başlandı. Toprağı ve mevsimsel döngü sebebiyle aroması en yoğun ve kaliteli cevizlerin yetiştiği Sındırgı ilçesinde aile boyu hasat telaşı yaşanıyor.
Ceviz yetiştiricileri hasat telaşı yaşarken, geçen yıla oranla hasadın yağışlar ve olumsuz hava şartları sebebi ile rekoltenin düştüğünü görüldü. Hava şartlarından kaynaklanan sebeple geçtiğimiz yıllara nazaran daha az ürün elde edileceği belirtiliyor.
Geleneksel yöntemlerle uzun sırıklar yardımıyla silkelenerek yere düşürülen cevizlerin yanı sıra büyük bahçelerde ise teknolojik tarım aletleri kullanılarak hasat gerçekleştiriliyor. Bir süre bekletilen cevizler özel makineler ya da el yardımı ile yeşil kabuklarından ayrıştırılıyor.
Ardından kurumaya bırakılan cevizlerin bir kısmı kışın tüketilmek üzere ayrılırken çoğunluğu ise Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor. Mevsimsel özellikleri ve bereketli toprakları ile tüm doğal ürünlerde olduğu gibi doğal şehir Sındırgı da yetişen cevizler kalitesi, aroması ve lezzeti ile diğer cevizlerden ayrılıyor, daha çok talep görüyor. Gölgede kuruyan cevizler ise güneşte kurutulanlara oranla içerisinde daha çok aroma ve yağ barındırıyor.
Cevizin bir bebek gibi yetiştirildiğini belirten üretici Meryem Ayan, ‘2010’dan beri ceviz üreticisiyiz. 2010’dan beri cevizlere aynen bebek gibi bakıyoruz. Bebek nasıl büyütülüyor, aynı öyle. Eşimle ikimiz buraya geldiğimizde cevizliğe giriyoruz. Sabahleyin içeri gireriz, akşama ikimizi arabaya binerken görürüz. Devamlı öyleydik, yani 7-8 yaşına kadar böyleydik. Ama şu an bakımı var, tabii ki ilacı var, gübresi var. Çiftçilik zor, bir de para etmiyor, masrafını çoğu zaman karşılamıyor. Ayrıca, bu sene rekolte düşük, çünkü yağışlar çok oldu, mantar oldu ve cevizler herkesin öyle yere çok döküldü ki mantardan kurtaramadık cevizleri. Onun için rekolte düştü. Bir de soğuklar bir hava ısındı, bir soğudu. Temmuz’a kadar güneş görmedik mesela. Onun için bu sene rekolte düşük ama yeter, elhamdülillah. Rekolte düşük olsa da cevizimizin lezzeti ve kalitesi düşmedi. Allah azından versin bereketi’ dedi.
Eylül ayının son haftasında Ekim sonuna kadar hasadın devam ettiğini belirten Nurettin Ayan ‘Ekimin ilk haftasında cevizlerin kabuklarından açılmasından sonra toplama işlemine başlıyoruz. Sırasıyla silkme ve kabuklarını ayırmak için makineye götürüp orada yıkayıp serimini yapıp kurumasını sağlıyoruz. Bu şekilde yemek için ve diğer mamullerde kullanılması için satışa sunuyoruz. Bu sene verim yarı yarıya bir düşüklük var, haziran yağmurlarından dolayı hastalık olayı meydana geldi. O açıdan biraz verimde düşüklük var’ dedi.