Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilciliği, yeni yıl öncesinde düzenlediği ‘Jeoloji Kahvaltısı’nda meslektaşlarıyla bir araya geldi.

Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilciliği, yeni yıl öncesinde düzenlediği ‘Jeoloji Kahvaltısı’nda meslektaşlarıyla bir araya geldi. Açılış konuşmasını yapan Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilcisi Aysun Aykan; Bu gibi etkinliklerin meslek mensupları arasındaki bağları güçlendirdiğine vurgu yaparak, zemin etüdünün önemine dikkat çekti.

Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Aysun Aykan meslektaşlarına hitap ettiği etkinlikte jeoloji mühendisliğinin önemine değindi. Aykan mevzuata uygun yapılmayan zemin ve temel etütlerinin vatandaşların hayatını riske attığını belirttiği açıklamasında yerel yönetimlerin bu mevzuatı uygulama esaslarını gözden geçirmelerini istedi.

‘Dayanışma içinde olacağız’
Jeoloji mühendislerinin her zaman bir araya gelmesi için çaba göstereceklerini söyleyen İl Temsilcisi Aysun Aykan, ‘2022 yılının sonuna yaklaştığımız bu günlerde düzenlediğimiz bu etkinlik ile hem meslektaşlarımızla bir araya gelip toplantı yapma, hem de meslektaşlarımızın yeni yılını kutlama fırsatını yakaladık. Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Yönetimimiz olarak Odamız, mesleğimiz ve örgütlülüğümüz adına güzel işler yapmak için çalışıyoruz. Mesleki olarak ekonomik koşulların zor olduğu dönemden geçiyoruz. Jeoloji Mühendisleri Odası güçlü bir odadır. Birbirimiz ile dayanışma içerisinde olarak, birlik ve beraberliği sağlayarak bu günleri aşacağız. Meslektaşlarımız arasındaki ilişkilerin ve odamız arasındaki bağlarımızın daha da güçlenmesini diliyorum’ dedi.

‘Jeoloji mühendisi afet riskine karşı önlem alınmasının vazgeçilmez unsurudur’
Aysun Aykan konuşmasının devamında jeoloji mühendisliğinin afet riskine karşı önlem alınmasının vazgeçilmez unsuru olduğunu da ifade ederek, ‘Küreselleşen günümüz dünyasında toplumların en temel ve hayati sorunlarını; covid ve benzeri gibi salgın hastalıklar, doğa kaynaklı afetler, çevre kirliliği, su kaynaklarının azalması, ham maddeye duyulan gereksinimin artması gibi konular oluşturmaktadır. Ülkemizde henüz mesleğimizin önemi yeterince bilinmese de, mesleğimizden yeterince yararlanılmasa da, Tüm dünyada değeri bilinmekte ve gitgide değeri daha da artan doğa bilimleri ve Jeoloji Mühendisliği, sürdürülebilir kalkınma hedefleri ve yaşanabilir bir dünya için vazgeçilmez unsurlardır. Heyelan, taşkın, deprem, çığ, kuraklık gibi her türlü doğa kaynaklı afet için artık, günümüz teknolojisi ve bilimsel çalışmalar sayesinde önlem alabilmemiz, stratejik ve sürdürülebilir planlamalarla mümkündür. Jeoloji Mühendisliği disiplini, afet riskine karşı önlem alınmasının vazgeçilmez bir unsurudur; Buna rağmen; Bazı belediyelerde jeoloji mühendisi istihdam sayısı oldukça azdır; Hatta bazı ilçe belediyelerde jeoloji mühendisi hiç yoktur’ diye konuştu

‘Belediyeler zemin etüdü mevzuatını uygulamak istemiyor’
Mesleki sorunlara da değinen Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Aysun Aykan yerel yönetimlerin zemin etüdü mevzuatının yerel yönetimler tarafından uygulanmak istenmediğini dile getirdi. Aykan, ‘Ulusal mevzuata uygun yapılmayan zemin etütleri vatandaşlarımızın hayatını riske atıyor. Belediyeler mevcut mevzuatı uygulamak istemiyor. Bazı belediyeler, meclis kararı ile zemin araştırmaları yapılması gereken sondaj ve deney sayısında azaltma yapmışlardır. Bu karar, zemin araştırmalarının niteliğini azaltarak, içeriğinin boşaltılması ve ulusal mevzuata ve standartlara aykırı olup, vatandaşlarımızın yaşamını muhtemel bir depremde riske atacak, zeminden kaynaklanan yıkımlara neden olabilecek bir karardır. Zemin ve temel etütleriyle ilgili ulusal mevzuat ve standartlara aykırı meclis kararı alan yada uygulama yapan belediyeler, bu yanlış uygulamadan biran önce vazgeçmeleri gerekiyor. Belediyelerde jeoloji mühendisinin yeterli olmaması, denetimin gerekli şekilde yapılmaması, gerekli zemin deneyleri yada gerekli sondajlar yapılmadan zemin ve temel etütlerinin hazırlanmasına sebep olmaktadır. Bunun sonucunda zemin parametrelerinin doğru verilmemesi ile meydana gelecek depremlerde ise yapıların hasar görmesine ve can kaybına neden olmaya devam edecektir. Bu kurumlarda zemin ve temel etütlerinin denetimini yapmak biz jeoloji mühendislerinin görevidir’ ifadelerini kullandı.

‘Jeoloji mühendislerinin kadro almaması bizleri derinden üzüyor’
Doğa kaynaklı afetlerden su sorununa kadar birçok hayati problemin bulunduğu Türkiye’de jeoloji mühendisi istihdam edilmemesini de eleştiren İl Temsilcisi Aysun Aykan, ‘Ülkemiz gibi doğa kaynaklı afetlerden su sorununa kadar birçok hayati problemin bulunduğu bir coğrafyada; yer altı suları, maden potansiyeli, kütle hareketleri, depremler gibi birçok alanda çalışmalar yürüten Jeoloji Mühendislerinin diğer mühendislik disiplinlerine kıyasla neredeyse hiç kadro alamaması, bizleri derinden üzmektedir. Mesleğimizin ve meslek örgütümüzün ne denli hayati öneme sahip olduğunu, yaşamsal, kamusal ve yasal sorumluluklar taşıdığının da çok iyi bilincindeyiz. Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Yönetimimiz olarak; sağlıklı ve güvenli yaşanabilir kentler, kamu yararı ve doğru meslek politikası, temel misyonumuz olacaktır’ değerlendirmesinde bulundu.