Irak’ın Erbil kentinde dünyaya gelen Türkmen asıllı Ali Kemal Behçet, ailesinin Körfez Savaşı’ndan dolayı Ayvalık’a yerleşmesiyle 28 yıldır vatanı olarak bildiği Türkiye’de yaşıyor. İki yaşından beri dilini ve kültürünü öğrendiği, eğitim aldığı ve ekmek parasını kazandığı Türkiye’ye aşık olduğunu belirten Ali Kemal Behçet’in en büyük hayali ise Türk vatandaşı olup askere gidip rüyalarına giren polislik mesleğini yapmak.
RONALDO’YA BENZERLİĞİ DİKKAT ÇEKİYOR
13 yaşından bu yana vücut geliştirme sporuyla uğraşan ve şu anda bir spor salonunda antrenörlük yapan Ali Kemal Behçet, bu spor dalında da elde ettiği başarılarıyla öne çıkıyor. Ali Kemal Behçet’in dikkat çeken başka özelliği ise Juventus’un dünyaca ünlü Portekizli yıldızı Cristiano Ronaldo’ya benzerliği.
Hayatında çok önemli yer tutan Türkiye yaşamının detaylarını SEMBOL Medya’yla paylaşan Behçet, “Bundan 28 yıl önce Körfez Savaşı nedeni ile Irak Erbil’den Türkiye’ye göç ettik. 8 kişilik ailenin 6 çocuğundan biriyim. Babamı ufak yaşlarda kaybettim. Annem, kardeşlerimle birlikte Ayvalık’a yerleşti. Bu zorlu hayat yolculuğunda anneme büyük sorumluluk düşmüştü bizlere ve bu aileye sımsıkı kenetlenmesi o genç yaşında kendini bile önemsemeden bizleri büyüttü. Kardeşlerim ve ben yaşlarımız küçük olduğu için bir şeyler yapamıyorduk? Annem sonrasında Türkiye’de bir evlilik yaptı. Kemal usta diye inşaat sektöründe ve kendi çevresince ad yapmış bir Irak vatandaşı olan kişiyle evlendi. Bunun adı üvey babaydı iyi ya da kötü bir aile çemberi içerisinde yaşadık” dedi.
“28 YILDIR TÜRKİYE’DE YAŞIYOR AMA VATANDAŞ OLAMIYOR”
Bir takım evrak eksikliklerinden dolayı 28 yıldır yaşadığı, vatanı olarak gördüğü Türkiye’de Türk vatandaşı olamadığını ifade eden Ali Kemal Behçet, “ Bir takım evrak eksikliklerimiz olduğundan tüm resmi dairelerde şu yaşıma kadar hep hüzünlü ayrıldım. Türkiye’de kimliksiz yaşamak bir fayda sağlamaksızın yaşamaktan bahsediyorum. Ben onca yılları geride bırakıp her türlü psikolojik olarak, farklı moda girerek savaştım. Kendimce bunları çok büyük sorun etmeden yaşamıma devam ettim. Bu süre zarfında karakter, saygı, sevgi ve insan merhametinin hiç bir zaman dışına çıkmadım. Okumayı öğrenmeyi her türlü imkânlarımın bana yettiği kadar değil daha fazlasını almak için okudum. Aynı şekilde diğer kardeşlerimde bunlara karşı çok güçlü durup savaştılar. Annem ile üvey babam Kemal usta 2015 yılında ayrılma kararı aldılar” dedi.
EN BÜYÜK HAYALİ ASKERE GİTMEK, POLİS OLMAK
En büyük hayalinin Türk vatandaşı olup rüyalarına giren polislik mesleğini yapmak olduğunu ifade eden Ali Kemal Behçet, 30 yaşında olmasına rağmen bu hayalinden vazgeçmediğini söyledi. Behçet, sözlerini şöyle sürdürdü: “Herkesin sevdiği meşgul olmak istediği bir meslek dalı vardır. Benim de vardı; polis memuru olmak. O kadar çok istiyorum ki bu mesleği yapmak rüyalarıma giriyor. Bu isteğimi sosyal medyadan gören Hakkari’de görev yapan bir emniyet müdürü abim bana polis üniforması göndermişti. Hala o üniformayı saklıyorum. Ancak biliyorsunuz ki Türkiye’ye göç ettik ve evraklarımızın hiç biri geçerli değildi. Türkiye’de kimliksiz yaşamak bir fayda sağlamadı. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak benim bu dünyadaki tüm hayallerimin önüne geçti. Memur olmak için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak gerekiyor. Askere gitmek bile ama ben askere gitmeyi o kadar çok istedim ki düşünsenize kaç yıllardır burada yaşıyorum, birlikte okula gittiğim, çalıştığım, arkadaşlık kurduğum her Türk çocuğu gibi askere gitmek istiyorum. Ben gözümü açtığımdan bu yana bu topraklarda doydum, koşturdum, ağladım, düştüm, kalktım, oynadım, çalıştım ve askere gitmek için vatani görevi yerine getirmeye her şeyimle hazırdım. 19 yaşında delikanlı bir vatani görevde o bayrağı 24 saatte olsa yere bırakmaz bir başka arkadaşına güvenir teslim eder yine de bırakamaz bu güce kudrete sahiptir. Ben de bu göreve şuan 30 yaşında olmama rağmen hala ilk günkü duygu gibi çok sahiplenici ve istekliyim. Hani bir ses gelse yarın asker ocağına çağırsalar tek bir kalemde gözümü kırpmadan yarın sabah kalkıp giderim”
VÜCUT GELİŞTİRME SPORUYLA HAYATA TUTUNDU
13 yaşından bu yana vücut geliştirme sporuyla uğraştığını ve şu anda Balıkesir Fitness Akademi Spor Kulübü’nde çalışmalarına devam ettiğini söyleyen Ali Kemal Behçet, “13 yaşından vücut geliştirme sporunu tanıştım ve kendimi yeniden doğmuş gibi hissettim. Bu sporla hayatımda yaşadığım tüm zorlukların ardından geldim. Kendimi bu dalda geliştiriyorum. Bana zamanında gösterilmeyen yardımı ben şu anki nesil sporculara fazlasıyla gösterip en azından motive ve mutlu olmalarını sağlıyorum. Şu anda Balıkesir Fitness Akademi Spor Salonu tesislerinde antrenmanlarımı devam ettirmekteyim. 30 yaşındayım ve hiç bir an bir köşeye çekilip kendimi zayıf hissedip ağlamadım. İnsan her yerde insandır kimlik olsun olmasın her şey kalpte ve beyindedir. Doğru insanlar seni başarıya sürükler kaliteli zamanlar ise seni doğru insanlara çıkarır” dedi.
RONALDO’YA BENZERLİĞİ DİKKAT ÇEKİYOR
13 yaşından bu yana vücut geliştirme sporuyla uğraşan ve şu anda bir spor salonunda antrenörlük yapan Ali Kemal Behçet, bu spor dalında da elde ettiği başarılarıyla öne çıkıyor. Ali Kemal Behçet’in dikkat çeken başka özelliği ise Juventus’un dünyaca ünlü Portekizli yıldızı Cristiano Ronaldo’ya benzerliği.
Hayatında çok önemli yer tutan Türkiye yaşamının detaylarını SEMBOL Medya’yla paylaşan Behçet, “Bundan 28 yıl önce Körfez Savaşı nedeni ile Irak Erbil’den Türkiye’ye göç ettik. 8 kişilik ailenin 6 çocuğundan biriyim. Babamı ufak yaşlarda kaybettim. Annem, kardeşlerimle birlikte Ayvalık’a yerleşti. Bu zorlu hayat yolculuğunda anneme büyük sorumluluk düşmüştü bizlere ve bu aileye sımsıkı kenetlenmesi o genç yaşında kendini bile önemsemeden bizleri büyüttü. Kardeşlerim ve ben yaşlarımız küçük olduğu için bir şeyler yapamıyorduk? Annem sonrasında Türkiye’de bir evlilik yaptı. Kemal usta diye inşaat sektöründe ve kendi çevresince ad yapmış bir Irak vatandaşı olan kişiyle evlendi. Bunun adı üvey babaydı iyi ya da kötü bir aile çemberi içerisinde yaşadık” dedi.
“28 YILDIR TÜRKİYE’DE YAŞIYOR AMA VATANDAŞ OLAMIYOR”
Bir takım evrak eksikliklerinden dolayı 28 yıldır yaşadığı, vatanı olarak gördüğü Türkiye’de Türk vatandaşı olamadığını ifade eden Ali Kemal Behçet, “ Bir takım evrak eksikliklerimiz olduğundan tüm resmi dairelerde şu yaşıma kadar hep hüzünlü ayrıldım. Türkiye’de kimliksiz yaşamak bir fayda sağlamaksızın yaşamaktan bahsediyorum. Ben onca yılları geride bırakıp her türlü psikolojik olarak, farklı moda girerek savaştım. Kendimce bunları çok büyük sorun etmeden yaşamıma devam ettim. Bu süre zarfında karakter, saygı, sevgi ve insan merhametinin hiç bir zaman dışına çıkmadım. Okumayı öğrenmeyi her türlü imkânlarımın bana yettiği kadar değil daha fazlasını almak için okudum. Aynı şekilde diğer kardeşlerimde bunlara karşı çok güçlü durup savaştılar. Annem ile üvey babam Kemal usta 2015 yılında ayrılma kararı aldılar” dedi.
EN BÜYÜK HAYALİ ASKERE GİTMEK, POLİS OLMAK
En büyük hayalinin Türk vatandaşı olup rüyalarına giren polislik mesleğini yapmak olduğunu ifade eden Ali Kemal Behçet, 30 yaşında olmasına rağmen bu hayalinden vazgeçmediğini söyledi. Behçet, sözlerini şöyle sürdürdü: “Herkesin sevdiği meşgul olmak istediği bir meslek dalı vardır. Benim de vardı; polis memuru olmak. O kadar çok istiyorum ki bu mesleği yapmak rüyalarıma giriyor. Bu isteğimi sosyal medyadan gören Hakkari’de görev yapan bir emniyet müdürü abim bana polis üniforması göndermişti. Hala o üniformayı saklıyorum. Ancak biliyorsunuz ki Türkiye’ye göç ettik ve evraklarımızın hiç biri geçerli değildi. Türkiye’de kimliksiz yaşamak bir fayda sağlamadı. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak benim bu dünyadaki tüm hayallerimin önüne geçti. Memur olmak için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak gerekiyor. Askere gitmek bile ama ben askere gitmeyi o kadar çok istedim ki düşünsenize kaç yıllardır burada yaşıyorum, birlikte okula gittiğim, çalıştığım, arkadaşlık kurduğum her Türk çocuğu gibi askere gitmek istiyorum. Ben gözümü açtığımdan bu yana bu topraklarda doydum, koşturdum, ağladım, düştüm, kalktım, oynadım, çalıştım ve askere gitmek için vatani görevi yerine getirmeye her şeyimle hazırdım. 19 yaşında delikanlı bir vatani görevde o bayrağı 24 saatte olsa yere bırakmaz bir başka arkadaşına güvenir teslim eder yine de bırakamaz bu güce kudrete sahiptir. Ben de bu göreve şuan 30 yaşında olmama rağmen hala ilk günkü duygu gibi çok sahiplenici ve istekliyim. Hani bir ses gelse yarın asker ocağına çağırsalar tek bir kalemde gözümü kırpmadan yarın sabah kalkıp giderim”
VÜCUT GELİŞTİRME SPORUYLA HAYATA TUTUNDU
13 yaşından bu yana vücut geliştirme sporuyla uğraştığını ve şu anda Balıkesir Fitness Akademi Spor Kulübü’nde çalışmalarına devam ettiğini söyleyen Ali Kemal Behçet, “13 yaşından vücut geliştirme sporunu tanıştım ve kendimi yeniden doğmuş gibi hissettim. Bu sporla hayatımda yaşadığım tüm zorlukların ardından geldim. Kendimi bu dalda geliştiriyorum. Bana zamanında gösterilmeyen yardımı ben şu anki nesil sporculara fazlasıyla gösterip en azından motive ve mutlu olmalarını sağlıyorum. Şu anda Balıkesir Fitness Akademi Spor Salonu tesislerinde antrenmanlarımı devam ettirmekteyim. 30 yaşındayım ve hiç bir an bir köşeye çekilip kendimi zayıf hissedip ağlamadım. İnsan her yerde insandır kimlik olsun olmasın her şey kalpte ve beyindedir. Doğru insanlar seni başarıya sürükler kaliteli zamanlar ise seni doğru insanlara çıkarır” dedi.